22 Ekim 2009 Perşembe

Gönlümden Geçen Futbol Elçileri {David Beckham}

Yazı dizisinin ilk bölümünde çok güzel bir Ryan Giggs, ikinci bölümünde ise çok güzel bir Hagi yazısı okudunuz. Bugünkü bölümün futbol elçisi ise David Robert Joseph Beckham. Yalnız futbolculuğu ile değil magazinsel hayatı ile de dikkatleri üzerine çeken bir isim Beck. Benim için önemi ise yakışıklılığı ve karizması bir yana dursun, Manchester United kariyerinden kaynaklanıyor. İngiltere Milli Takımı'nın 6 sene kaptanlığını yapmıştır Beckham. Çoğu kişi sevmez Beckham'ı, çünkü futbolun dışında daha çok özel hayatı ile gündemdedir. Bazıları onun futbolcu yerine manken olması gerektiğini savunur mesela. Ben bugün hem kariyerinden hem özel hayatından bahsedeceğim. Ama en çok Manchester'lı David'i konuşacağız tabii ki.

David'in Çocukluk Dönemi
2 Mayıs 1975 tarihinde Leyonstone-Londra'da doğdu. Ted-Sandra Beckham çiftinin ilk çocuklarıdır. Beckham'dan 6 sene sonra birde kız çocukları olan çiftin ikinci çocuklarının adı ise Joanne'dir. Dikkat ederseniz David'in ilk isimlerinden birisi de Joseph'tir. Adam olacak çocuk derler ya işte David'inki de o hesap. Çocukluğundan bellidir futbolcu olacağı. İlkokula bile başlamadan önce çeşitli kulüplere kayıt olarak futbol oynamaya başlamıştır. Ridgeway Park, Chingford futbol oynadı. Okula başladıktan sonra ise Chase Lane İlkokulu ve Chingford Vakfı Okulu katıldı. David'i futbolcu olma konusunda en çok destekleyen kişi babası Ted Beckham'dı şüphesiz. Oğlunu okula başlamadan kulüplere yazdırdığı gibi, okula başladıktan sonra katıldığı okul takımlarında oynamasına da hiç bir zaman karşı çıkmamıştır. İlkokul dönemine ait olarak anlattığı bir anektodda David bakın neler diyor;
"Okulda öğretmenlerim bana büyüyünce ne olacağımı sorarlardı. Ben tereddütsüz futbolcu derdim. Öğretmenlerim o tamam ama gerçekten ne olmak istiyorsun diye sorduklarında ise yapmak istediğim tek iş futbol oynamak derdim"
İşte bu yüzden biraz evvel Beck için adam olacak çocuk dedim. Beckham'ın hayatının ilk yıllarını yazdıklarından sonra profesyonel olarak futbola adım attığı yıllara geçelim.

Manchester'a İlk Adımlarını atarken Beckham
İlkokul yıllarında oynadığı futbolun ardından Beckham için artık profesyonellik zamanı gelip çatmıştı. Tottenham Hotspur'a önerilmesine rağmen David'in aklı ve kalbi daima Manchester'daydı. Aileden gelen bir durumdu aslında bu. David'in ailesi koyu bir Manchester United taraftarıydı. Maçlarına giderlerdi fırsat buldukçta. Beckham için profesyonel futbol yaşantısı 14. yaşgününü kutladığı gün olan 2 Mayıs 1989'da başlar. Brimsdown Rovers ile anlaşma imzalayan Beck burada 28 numaralı formayı giyer ve 2 sezon kalır. Gönlünün takımı olan Manchester ile ise 16 yaşındayken yolları kesişti. Paul Scholes, Nicky Butt ve Gary Neville ile birlikte Man U altyapısına katılmıştır. Ferguson'un yarattığı müthiş jenerasyonun en önemli parçalarından birisi olmuştur artık. Bu jenerasyon içindeki ilk başarısı ise 1992 Mayıs'ta kazanılan FA Cup Gençler Kupasıdır. Ertesi sezon Manchester United A Takımı ile sözleşme imzalamış ve artık Manchester'ın oyuncusu olmuştur. 1994'te oynanan Manchester United-Galatasaray maçında kariyerinin ilk golünü atar. Daha sonra yaptığı açıklamalarda o günü hiç unutmadığını söylemiştir. 94-95 sezonunda Preston North End takımında kiralık oynar ve attığı birbirinden şık gollerle dikkatleri üzerine çeker. Bir sezon kiralık oynadıktan sonra yeniden Manchester'ın yolunu tutar ve Man U formasıyla ilk golünü Leeds'e karşı atar. 96-97 sezonunda Mark Hughes'ten 10 numaralı formayı alır ve giymeye başlar. 97 sezonunun sonunda ise Beck için yeni bir dönem başlar.

7 Numara ve Beckham
Mark Hughes'dan devraldığı formayı başarılı bir şekilde taşımıştır Beck. O sezon şampiyon olan Manchester United'a yaptığı katkılar ve attığı gollerle İngiltere'de yılın genç futbolcusu ödülünün sahibi olmuştur. 10 numaralı formayla yaptığı en unutulmaz iş ise Wimbledon'a attığı goldür. Kendi yarı alanından topu alarak başlattığı atağı müthiş bir golle süslemiştir. Bir sezon 10 numaralı formayı giyen David aynı sezonun sonunda Eric Cantona'nın futbolu 31 yaşına bir hafta kala bıraktığını açıklamasıyla Manchester'ın efsane 7 numaralı formasını giymeye başlamıştır. Sadece Man U tarihinin değil futbolseverlerin büyük bir kesiminin en sevdiği futbolculardan ikisi olan Best ve Cantona'nın ardından 7 numarayı nasıl taşıyacağı merak konusu olmuştur. David kendine güvenilerek verilen 7 numaralı formayı aslanlar gibi taşımıştır. Manchester United formasıyla yaptığı 389 maç içerisinde attığı 84 gol ile yetinmeyip mükemmel frikikleriyle futbolseverlerin gönlüne taht kuran bir adam olup çıktı. Manchester United forması ile 6 Premier Lig Şampiyonluğu, 2 FA Kupası, 1 Şampiyonlar Ligi kupası ve birde Kıtalararası Futbol Şampiyonluğu kupasına sahiptir. Manchester United tarihindeki en önemli 3. 7 numara olmayı da bu kariyerle başardı. 2003 yılında 25 milyon euroya Real Madrid'e transfer oldu. Real'e transferinin ardından 7 numaralı forması genç futbolcu Cristiano Ronaldo'ya verilmiştir. Ne tesadüftür ki Ronaldo'da tıpkı Beckham gibi Real yolunu tutmuştur.

Real Madrid, La Galaxy ve Milan Maceraları
14 senelik müthiş Manchester kariyerinin ardından 2003-2004 yılında sansasyonel bir şekilde Real Madrid'e transfer oldu. Manchester'dan ayrılmasının sebebi birazda Ferguson'dur aslında. David oynanan bir maçta oyundan alındığı için Fergie'ye kızar. Oyundan çıktıktan sonra kramponunu Sir'ün ayaklarının önüne fırlatır. Beck'in kırmızı formayla son senesinde ise bu sefer roller değişmiştir. Arsenal'e 2-0 yenildikleri FA Cup maçı bittikten sonra soyunma odasında, iddialara göre, çok sinirlenen Ferguson yerde duran bir krampona tekme atar. Havalanan kramponda gider Beck'in kafasına gelir ve kaşı yarılır. Hemen yan tarafta gördüğünüz fotoğrafta Beckham'ın yüzüne Ferguson'un attığı imzadır :) İşte bu olayların ardından Real'in teklifine evet diyerek ilk aşkı Manchester'dan ayrılır Beckham. O zamanların uzay takımının içindedir artık Beck. Zidane, Raul, Ronaldo, Roberto Carlos ve Beckham'ın kemik kadrosunu oluşturduğu Real Madrid'e Los Galacticos unvanı verilmiştir. David Madrid'de de 7 numaralı formayı giymek istemiştir ama 7 numara kaptan Raul'un sırtında olduğundan ikinci favorisi olan 23 numarayı giyer. Madrid'in Real Betis'i 2-1 yendiği İspanya Süper Kupa karşılaşmasında takımının 2. golünü atarak kupayı Madrid'e getiren isim olmuştur. 2006 yılında Capello'nun Madrid Teknik Direktörlüğüne getirilmesinin ardından Ruud Van Nistelrooy ve Fabio Cannavaro'nun takıma katılmasıyla müthiş bir jenerasyon oluşmuştur. Bu jenerasyon 2006-2007 sezonunda La Liga şampiyonu olmuştur. Bu sezonun sonunda Real ile imzaladığı 3 sezonluk anlaşma sona ermiştir. Son maçını 3-1 kazanılan Malaga'ya karşı oynayan Beckham şampiyonluk kutlamalarına katılmasının ardından sözleşme yenilememiştir.

Kariyerinin son günlerini yaşadığını düşünen David 32 yaşında Amerika'ya futbol elçisi olarak gitmeye karar vermiştir. Real ile yeni sözleşme yapmayınca LA Galaxy takımının kendisine yaptığı 5 yıllık 250 milyon euro sözleşmeyi kabul ederek Amerika'da futbol oynamaya başlamıştır. Dünya'nın diğer ucunda kariyerime yeniden başlamak için Galaxy'yi seçtim der kendi sitesinde Galaxy transferi için. 13 Temmuz 2007 tarihinde başladığı Galaxy kariyerine 2008-2009 sezonunun ikinci yarısında kısa bir ara vermiştir. Geçtiğimiz sezonun devre arasında Milan'a kiralık olarak transfer olan David, Milan'da tıpkı Real'de olduğu gibi 7 numaralı formayı giymek istemiş fakat 7 numaranın Pato'da, Real Madrid'deki forması olan 23 numaranın da Ambrosini'de olduğunu görünce 32 numarayı tercih etmiştir. Yarım sezonluk Milan macerası Beckham'a gerçek futbolu ne kadar özlediğini anımsatmıştır. Bu özlem yüzünden 2009 sezonuna da Milan'da başlamak istemesine rağmen Galaxy'li yöneticiler kendisine izin vermemiştir. Milan'da futbol oynamak istediğini bütün yaz söyleyen Beckham, Amerika'ya döndükten sonra ise Galaxy taraftarlarının istemediği adam haline gelir ve her maçta tepki ile karşılaşır. Bugünlerde gelen haberler Beck'in devre arasında yine Milan'a gideceği yönünde. Bekleyip göreceğiz sezonun ikinci yarısında nerede olacağını.

Milli Takım Kariyeri
En son söyleyeceğim cümleyi en baştan söylemek istiyorum. Alıştığımız İngiliz futbolcusu soğuk ve serttir. Beckham ise soğuk İngiliz ekolünün sıcak yüzü olarak karşımıza çıkar. Manchester kariyerinin başladığı sezon olan 1992-1993 sezonu Beckham için İngiltere Milli Takım kariyerinin de başladığı sezondur. U-21 takımı ile 9 maça çıkmıştır fakat golü yoktur. İngiltere A Milli Takımı ile ilk maçı ise 1998 Dünya Kupası elemelerindedir. 1 Eylül 1996'da Moldova ile oynanan maçta milli olmuştur David. Elemeleri geçen ve Fransa'daki Dünya Kupası'na katılmaya hak kazanan İngiltere Milli Takımı'nın Kadrosunda da bulunmaktadır. Milli formasıyla ilk golünü ise İngiltere'nin Kolombiya'yı 2-0 yendiği maçta atmıştır. Takımının ilk golünü atan David bu golü frikikten bulmuştur. 2000-2006 yılları arasında kaptanı olduğu İngiltere Milli Takımı'nda toplam 116 maça çıkmış ve 17 gole imza atmıştır. 2000 yılında kaptanlığa Peter Taylor tarafından getirilmiştir.

2004 yılında Avrupa Şampiyonası Elemelerinde İngiltere, Türkiye'nin rakibi olmuştu. Maça çok motive olmuş bir Alpay Özalan izledik. Milli Marşımızı söylerkenki mimikleri hala gözlerimin önünde. İşte o maçın henüz 32. saniyesinde Alpay'ın yaptığı penaltıyı kullanmak için topun başına Beck geçer. Ayağı kayar ve penaltıyı atamaz. Yandaki fotoğraf o penaltı sonrasında çekilmiş bir fotoğraf. Beckham'ın milli takım kariyerini yazarken bunu atlamak olmazdı. Tabi bu pozisyon Alpay'ın İngiltere kariyerini bitirmişti. Beckham'ın hayali son kez bir büyük şampiyonada forma giymek yani 2010 Dünya Kupası'nda oynamaktır. Capello ise Beckham'ın Aralık ayına kadar bir Avrupa takımında oynamasını yoksa Milli Takım'da oynayamayacağını söylüyor. Beckham'ın Amerika'ya transferi sonucunda para için yapmayacağı şey yok olarak düşünüldü ama Beckham hala futbol idealleri ve hedefleri olduğunu göstermek istiyor. Geçtiğimiz sezon Milan'da gösterdiği mücadele oldukça iyiydi. Yaşlılar topluluğu Milan diyebiliriz ama bu yaşlılar içersinde Beckham oldukça öne çıkmıştı.

Bir Magazin İkonu Beckham
Futbolcu kişiliğinin yanı sıra hayatımıza girdiği ilk günden beri müthiş bir David Beckham fırtınası esmektedir. Yakışıklılığı ve karizması ile Manchester forması giymeye başladığı ilk günlerden itibaren genç kızların rüyalarını süslediği gibi {ben sarışın sevmem :) }, genç erkekler için de ikon olmuştur. Örneğin saçları.. Kısacık kestirdiği zamanı da biliriz, kel olduğu zamanı da, uzattığı zamanları da.. Yandaki resimde 3 farklı David görüyorsunuz mesela. Saçlarıyla ilgili David'e bir şaka yapılmıştır. David'in hayranları saçlarını tıpkı onun gibi kestirerek High Street'te karşısına çıkmışlardı. Beckham görünümlü insanlar tam karşısında duruyordu. David bu olayın üstüne "Çok şaşırdım. Ne kadar çok saç şekli değiştirmişim, gerçekten hepside oradaydı" diyerek o şaka sonucunda çok eğlendiğini açıklamıştır. Sadece saçları ile değil giyim tarzıyla da erkek modasının takip edilen isimlerindendir David. Deri ceketleri asla vazgeçemedikleri arasındadır. Armani markasının reklam yüzü olmuştur giyim tarzı ile. Tabi eşi Victoria Beckham ile birlikte yaptığı reklam çekimleri de vardır. Victoria demişken; 1997 yılında Spice Girls müzik grubunun elemanlarından olan Victoria Adams ile hayatını birleştirmiştir. Evlilikleri David'in çapkınlıkları ile bir kaç kez sarsılsa da hala birbirlerine aşık olduklarını her fırsatta gösterirler. 3 oğulları vardır. Beckham deyip dövmelerine değinmezsek gerçekten ayıp etmiş oluruz. Beck, dövmeleri ile ilgili şu sözleri söyler; "Dövmelerim hayatımdaki tüm insanlarla ilgili, eşim ve oğullarım, sonsuza kadar benimle olmasını istediğim tüm insanlar".. Oğullarının isimleri vücudunda dövme olarak yazmaktadır.

Gönlümden Geçen Futbol Elçisi; David Beckham
Upuzun yazının son bölümüne geldik. Neden David Beckham? Ben futbolu erkekler sever, futboldan erkekler anlar klişelerini yıkmak istedim ilk ilgilenmeye başladığım günden beri. Bu klişeyi yıktığımı da düşünüyorum açıkçası. Beckham kadınlar tarafından tüm Dünyada en çok bilinen futbolcudur büyük ihtimalle. Tabii yakışıklılığı ile. Bir önceki başlıkta sarışın sevmediğimi söylememe rağmen Beckham'ı bende çok beğenirim yalan değil. Ama futbol elçisi olarak David'in gönlümden geçmesinin sebebi tamamen George Best ile, Eric Cantona ile, Cristiano Ronaldo ile aynı sebepten. Manchester United'ın 7 numaralı formasını başarılı bir şekilde taşımasından. Beckham şimdilerde Amerika'da futbol oynadığından pek takip etme fırsatı bulamasam da Milan'a gelirse devre arasında {ki %80 ihtimal veriyorlar gelmesine} yeniden onu izleyebileceğim. Muz ortalarını, frikik gollerini ve tabiki tüm karizması ile sahaya çıkışını :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir