10 Eylül 2012 Pazartesi

Kartalspor 0-2 Galatasaray, 4 Gün 2 Maç

Genoa maçını izlemeliydik aslında, Kartalspor maçı yeni, hazır olmayan ve pek fazla oynama şansı bulamayan futbolcularımız adına bir ölçü olmadı. Genoa maçının özetinden ve maçı izleyenlerin yorumlarından yola çıkarsak, Galatasaray üstünlüğüyle geçen, Galatasaray'ın bol pozisyon bulduğu ama son vuruş anlamında yetersiz kaldığı bir maç geçti.

Kartalspor maçında ise temposu daha düşük bir takım vardı, belki de rakiple odaklı. 2-0'ı erken buldu yine de Galatasaray ve 2-0'dan itibaren de tempo çok daha fazla düştü ve geriye kalan, sıkıcı, bitse de gitsek moduna girmiş bir maçtı.

Kartalspor iyi başladı, hızlı bir giriş yaptılar ama 6-7. dakikadan itibaren devamını getiremediler ve Galatasaray'ın futbolu karşısında erken çözüldüler. Forveti Sercan Yıldırım olan takımın, sık pozisyona girmesi ve gol yollarında etkin olması zor ama bir duran top ve Amrabat'ın bireysel yeteneğiyle 2-0'ı buldu. Devamında da tempo daha da düştü, Galatasaray topu ayağında tutarak ve pas oyunuyla rakibine pozisyon imkanı vermedi, Kartalspor direkten dönen toplarından başka organize dahi olamadı.

Cris'i değerlendirmek için Genoa maçını 90 dakika izlemek lazım aslında, bu maç ölçü olmadı. Furkan Özçal ise mücadele eden, çabalayan ama şu aşamada fizik anlamda yetersiz bir futbolcu. Fiziği yeterli durumda olmayınca da yeteneklerini tam olarak sergileyemedi.

Amrabat'ı beğendim, bu maçta aklımda kalacak 2-3 isimden biri oldu. Sol tarafta oldukça etkiliydi, pek fazla açık alan bulamamasına karşın Galatasaray'ı hücumda tutan isimlerin başında o vardı. Aynı şekilde, Yekta Kurtuluş da oldukça iyiydi. Yekta Kurtuluş, Galatasaray'da Selçuk İnan veya Melo olmadığında orta sahanın bir numaralı alternatifi olmalı, bunu hep söyledim. Orta sahada topu kaptığında, dikine seri koşuları ve kolay düşmemesi çok büyük özellik. Geçen sezon Melo'nun bu özelliğini çok övüyorduk ve Yekta Kurtuluş da bu konuda Melo'nun ardından 2. bana göre.

Genoa ve Kartalspor maçları iyi oldu. Hazır olmayan futbolcularımız var, yeni futbolcularımız da var ve fazla forma şansı bulamayan isimleri de gördük bu sayede. 3-4 gün içerisinde 2. maçları oldu bu, böyle imkan fazla bulunmaz ve Milli Takım arasını bu anlamda iyi değerlendirdik. Melo mesela, 2 maç daha ekledi bu hazır olmayan bünyesine. Cris takıma uyum adına 2 maç oynadı ayağının tozuyla ve hazır olduğunu da gösterdi. Antalyaspor maçında Dany yerine Cris'i bekliyorum mesela.

1 yorum:

  1. Takım fena görünmüyor. Ak koyun kara koyun Manu deplasmanında belli olur. Manu ile karşılaşılabilecek en iyi zamanda sezon başında karşılaşıyoruz. Onların geleneksel olarak sezona çok iyi başlayamama gibi bir durumları da var.
    Ancak Van Persie gayet formda ve alışmış görünüyor. Sağ kanatları valencia ve rafaelle birlikte çok etkin kullanıyorlar. Rooney'in olmayacak olması tabi büyük bir avantaj bizim adımıza. Bir de söylemeye gerek var mı duran toplara dikkat etmememiz gerekiyor. Her maç bir duran top golü yedik.
    O maçın ilk 11'i de çok kritik. İleride çift santraforla mı oynayacağız? oynarsak umut'un partneri burak mı olacak elmander mi? eğer tek oynarsak kim oynayacak?
    solda Amrabat mı emre mi olacak? Defanstaki ikili ne olur?
    Benim gönlümden geçen 11:
    Muslera-Hakan-Semih-Danny-Eboeu-Melo-Selçuk-Hamit-Amrabat-Burak-Umut.

    Onde 2 tane haraketli ve presçi oyuncu ve Selçuk'un atağı bir ara pasla her an defansın arkasına sızabilirler; solda Amrabat fizik olarak iyi seviyeye geldi özellikle Rafael'in rahatça çıkmaması için kesin oynamalı. Stoperde ise Danny ve Semih belli bir maç ritmi yakaladı. Danny çabukluğu çok fark yaratıyor. Bu maçtaki en büyük endişem kesin duran top. Fatih Hoca'nın bunu çalıştırması lazım.

    Genel olarak şu dediğim 11'le gidersek bence kora kor başa başa oynarız. Sonuç ne olur bilmiyorum ama gayet keyifli ve güzel bir maç olur

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir