21 Kasım 2012 Çarşamba

Kulağa Güzel Geliyor; Şampiyonlar Ligi Golcüsü

Altın ayakkabı sahibi bir futbolcuydu Jardel. Bu anlamda Galatasaray'a transferi olay olmuştu ve 2000-2001 sezonunda da özellikle Avrupa arenasında Jardel'in ekmeğini çok yedi Galatasaray. Porto'da başlattığı Şampiyonlar Ligi gol geleneğini, Galatasaray formasıyla da devam ettirdi ve 2000-2001 sezonunda yaşanan çeyrek final başarısında da büyük pay sahibi olmuştu.

Hakan Şükür'ün de 2003-2004 sezonunda Şampiyonlar Ligi'nde Galatasaray'ın yol yükünü çektiğini görmüştük ama o sezon Şampiyonlar Ligi'nde olmasa bile ligde kötü geçti ve bu yüzden unutulan bir istatistik bu aslında. O kötü sezonda 7 puan toplamayı başarmıştı Galatasaray ve gol yükünü de Hakan Şükür çekiyordu ama grupta 3. oldu Galatasaray ve Uefa Kupası'nda da 3. turda elendi.

2003-2004 sezonundan bu yana da Avrupa'da gol yükünü çeken bir futbolcu çıkaramadık aslında. Zaten Avrupa geleneğimizin silinmeye başladığı bir dönemdi. Şampiyonlar Ligi hasreti çektik sürekli. Avrupa Ligi oynadık durmadan ama istenilen noktaya ulaşılamadı derken Avrupa geleneği silinmeye yüz tuttu.

Taa ki bu sezona kadar. Büyük umutlarla başlayan ama kötü ilerleyen bir Avrupa sezonunda şu an çok iyi bir konuma ulaştık diyebilirim. Son maçlar öncesinde bana göre Şampiyonlar Ligi 2. turu için şansımız yüzde 75. Avrupa Ligi'ni ise zaten cebe attık. Bu yükselişte de elbette Burak Yılmaz'ın büyük payı var.

Geçen sezon Trabzonspor formasıyla da Şampiyonlar Ligi oynadı Burak Yılmaz. İlk üç maçta cezalı olduğu için forma giyemedi ama devamında oynadığı maçlarda hatırlanan tek istatistik, en çok ofsayta düşen futbolcu olduğuydu. Eleştiriler ise, Şampiyonlar Ligi'nde gol atamayan Burak Yılmaz, büyük maçlarda gol atamayan Burak Yılmaz yönündeydi.

Ben beklediğimi alıyorum Burak Yılmaz'dan. Gelişiyor, büyüyor ve ilerliyor. Her anlamda üstelik. Daha olgun, daha takım için savaşan, daha mücadeleci ve repertuarını güçlendirmiş bir Burak Yılmaz.

En büyük özelliği, defansın arkasına sarkıp kaleciyle karşı karşıya kalıp gol atması. Karabükspor maçında attığı gol gibi mesela, tipik bir Burak Yılmaz golü. Ama eleştiri de bu yöndeydi, başka şekilde gollerini pek göremiyorduk, kafa golleri gibi. Fizik olarak böyle güçlü bir futbolcunun kafa golü atamaması garip bir durumdu ama Scot Piri ile özel çalışmalarının faydası da ortada. Şampiyonlar Ligi'nde attığı çoğu gol bu yönde.

5 gole ulaştı, Messi ve Cristiano Ronaldo gibi isimlerle yarışıyor. Bir gol daha atması durumunda hem Galatasaray hem de Türk futbolu tarihinde Şampiyonlar Ligi gruplarında en çok gol atan futbolcu olarak geçecek. Büyüyor, ilerliyor yani.

Şampiyonlar Ligi büyük bir vitrin ve bu vitrinde de var olmak istiyorsanız, bu seviyeyi yakalamak zorundasınız...

12 yorum:

  1. bi de şu kendini atma sevimsizliğini bırakırsa daha iyi olcak..

    YanıtlaSil
  2. Gönlümden geçen şampiyonlar liginde gruptan çıkıp Bayern veya Barselona gibi büyük bir takıma elenmek ve lige daha iyi sarılmak. Ama içimde bir his var ki oda Cluj Man.U'yu yenecek biz de Bragada berabere kalıcaz. Avrupa liginde yenemiyecegimiz takım yoktur ama bu durumda ligde aşağı sıralara düşeriz. Asıl meseleye gelelim şimdi Avrupa liginde devam etmek Lig şampiyonluğuna değer mi? Şampiyonlar liginden olmaya değer mi ? Bence değmez ya sizce?

    YanıtlaSil
  3. Galatasaray'ın yoluna Şampiyonlar Ligi'nde devam edeceğini düşünüyorum ve Avrupa'da da yola devam etmek, ligde kötü gitmek anlamına asla gelmez. Bunu geçmiş yıllarda da gördük. O devamlılık sağlanır. Ayrıca vizyon anlamında da Avrupa, ligin bir adım önündedir bana göre. Düşüncen yanlış Devil :)

    YanıtlaSil
  4. hocam avrupa liginde ilerlemekte zor.önce 32 sonra 16 diye gidiyor.oysa CL de gruplardan çıktıktan sonra 1 takımı eleyip çeyrektesin.sonrası zaten gelebilirdi.

    YanıtlaSil
  5. burak yılmazın tek eksiği topla fazla iyi olmaması dar alanlarda.boyunun uzun olmasıda etken oluyor genelde buna.ama bu eksiklik çok büyük eksiklik değil takım oyunu için.ama umut ve burak aynı anda sahada oldu mu takım için pas trafiğinde aksamalara neden olur.set hücumu yapmak zorunda olan bir takımın topla ilişkisi iyi olmayan iki oyuncuyla oynaması sıkıntı yaratır.

    burak yılmaz izlediğim en iyi yerli golcülerden biri.

    YanıtlaSil
  6. Manu kendi evinde cluja yenizlmez.. kötü dediğimiz defans bir şekilde welbeck'i chicharito'yu (şans ile de) durdurabilmiş ama bu adamlar kendi evlerinde bir o kadar daha özgüvenle motive olmuş oynar..şansı yok clujun...ayrıca prestij için maçı almak isteyecek olan braga kendi evinde üztümüze gelmeye cüret edecek ve o zaman da havaya girmiş amrabat-hamit artık o bir türlü kaleye girmeyen topu sokacak...

    YanıtlaSil
  7. önce adam olsun dicem ama galatasarayda adam olmayanların sayısı o kadar cok ki. Maalesef çirkin transfer politikasıyla yetenekli ama çirkin karakterli bütün adamları topladı galatasaray..

    YanıtlaSil
  8. Galatasaray şu anki haliyle lig hem avrupayı aynı anda çok zor götürür. Çok kötümser bakıyorum farkındayım ama gerçeklerle yüzleşmemiz lazım. Man.u maçından sonra rehavete kapılmayıp ayaklarımızı yere sağlam basmanız lazım. Yoksa sonumuz ilk Man'U maçından sonraki hale tekrar dönebilir

    YanıtlaSil
  9. top nasıl durdurulur? işte burak yılmaz'ın ilk öğrenmesi gereken şey budur.

    YanıtlaSil
  10. 27 yaşında Burak Yılmaz ama hala gelişen, öğrenen bir futbolcu. Kafa gollerinde sıfırdı ama geldiği noktayı görüyoruz, özel çalışıyor. Top durdurma konusunda da ekstra çalışıyor ve her anlamda gelişecek. Şu var, keşke daha erken yaşlarda uyansaydı bu duruma, belki de şimdi çok daha farklı bir noktadaydı.

    YanıtlaSil
  11. Burak'ın ne yaparsa yapsın beğenilmeyen futbolu ; taraflı yorumlar ve yakaladığı başarılara ortantılı olarak daha çok eleştirilecek. Hakikaten söylendiği gbi eleştirilerle büyüyen bir Burak var.

    YanıtlaSil
  12. bence galatasaray yoluna devam eder ve olası rakipde milan olur

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir