4 Ocak 2013 Cuma

Giray Bulak Hamlesi, Nobre Gündemi ve Mersin İdman Yurdu

Geçen sezon lige kattıkları rengi bu sezona taşıyamamış bir takım Mersin İdman Yurdu. İlk yarının hayal kırıklıklarından biri de onlar ve Giray Bulak'la birlikte yeni bir dönem başlıyor. Gidenler, gelenler derken ara transferin en hareketli takımlarından biri olacakları kesin. Biz de sevgili Hasan Doğan'la Mersin İdman Yurdu'nun bu sezonu üzerine güzel bir söyleşi yaptık.


Ligin ilk yarısına genel olarak baktığımızda başarısız bir Mersin İdman Yurdu var ve bu kötü gidişe kaynaklı da Nurullah Sağlam'la yollar ayrıldı. Bence mesele bu kötü gidişattan öte ligin ikinci yarısı için yapılan Can Erdem, Orkun Usak gibi hamleler. Bana sorarsan, bu hamleleri yapan takım sanki küme düşmeyi göze almış, gelecek sezona yatırım yapar gibi. Sen ne diyorsun bu konu için ve genel bir bakış atarsan nasıl bir ikinci yarı Mersin İdman Yurdu'nu bekler?

Hasan Doğan: Öncelikle şunu belirtelim, Nurullah Sağlam'ın kendisi istifa etti ve görevi bıraktı. Görevi bırakmasında en büyük etken de geçen sezon kendisinin kurduğu iskelet kadronun yönetim tarafından bozulmasıydı.Bu sezona başlarken de kendince iş bildiğini zanneden yönetim çok acemi bir transfer politikası izleyerek kadro kalitesini iyice zayıflattı.

Geçen sezona baktığımız vakit bu sezonki kadronun bu lig için çokta yeterli olmadığını görüyoruz. Tabii bu kötü gidişte Nurullah Sağlam'ın da payı var ama suçun büyük kısmı yönetimin bu sezonki transfer politikasıdır. Birde geçen sezonki takımdaki arkadaşlık havası ve dostluk ortamını bu sene maalesef yaratamadık. Yeni teknik heyetin raporu doğrultusunda alınan oyuncularda maalesef hedefin bu lig değilde bir alt lig olduğunu gösterir gibi.

Giray Bulak hamlesi için ne düşünüyorsun, Nurullah Sağlam görevdeyken de konuşulan bir isimdi ama Mersin İdman Yurdu yönetimi ne düşündü, ne planladı bilmiyorum, bana garip bir hamle gibi geldi. Taraftarın içine sinen bir değişim midir bu?

Hasan Doğan: Giray Bulak, ben dahil tüm şehrin içine sinen bir isim değil açıkcası. En başta da taraftarın içine sinen bir isim değil. Şöyle geçmişine bir göz attığımızda da ben de taraftarı bu konuda haklı buluyorum. Bir ara Mustafa Denizli ismi gündeme gelmişti ve bizi epey heyecanlandırmıştı ama kısmet olmadı.

Giray Hocaya gelecek olursak, kariyeri boyunca ortalama bir teknik adam olmuş ve vasatı çokta aşamamış bir isim. Kendisi iyi bir eğitmen ama taktik ve saha kenarı için çokta yeterli değil. Keşke altyapı için düşünülseydi ve yakın dostu olan Nurullah Sağlam ile birlikte çalışaydı diye düşünüyorum. Ayrıca yönetiminde Giray hocayı göreve getirirken bir plan ve program dahilinde getirdiğini düşünmüyorum.

Birde şunu belirtmekte fayda görüyorum. Giray Hoca son 1-1,5 senedir Trabzonspor adına bir çok oyuncuyu takip edip bu oyuncular hakkında geniş bir pörtföy edindi. Eğer bu konuda Mersin İdman Yurdu adına bir mesai harcanırsa fayda getirir. Zira bizim yönetimin bu konuda şu zamana kadar bir çalışması dahi olmadı.


Bitmek bilmeyen Nobre gündemi var bir de. Beşiktaş'tan sonra dönemi kapandı dediğimiz Nobre'nin iki sezonda yakaladığı müthiş bir çıkış var ve adı transferde geçiyor sürekli ama Mersin İdman Yurdu onu satmama kararı aldı. Senin düşüncen nedir bu gündem için, Nobre gitmeli mi yoksa Nobre'yi tutmak ligin ikinci devresi adına verilmek istenen bir mesaj mı?

Hasan Doğan: Nobre sezon başında da açıkladı, bu sezon bittiğinde ülkesine dönecek. Transferi gerçekleşirse ki bu takım Fenerbahçe olursa, en fazla bir sezon daha ülkemizde kalır. Sonrası kesinlikle Brezilya olacaktır. Kendisini Trabzonspor ve Fenerbahçe ciddi ciddi istiyor. Birde Rusya'dan eski hocamız Yüksel Yeşilova takip ediyor. Ailesinin İstanbul'da yaşıyor olması Nobre'nin en büyük sorunu ama gördüğümüz ve izlediğimiz Nobre takımı adına en fazla efor sarfeden ve en fazla çalışan oyuncu.

Ülke içinde transferi Türk vatandaşlığından ötürü daha bir öncelikli ama takımda kalırsa bizi ligde tutma adına en büyük avantaj. Yok, başka bir takıma transfer olursa, bizim için Nobre'nin ayrılması ligdeki konumumuz açısından sonun başlangıcı olabilir. Çünkü bu kalitede bir ismi şu zamanda bulmak çok zor. Öyle olmsaydı bugün Trabzonspor ve Fenerbahçe bu oyuncuyu istemezlerdi.

Belli ki ligin ikinci devresi adına büyük bir revizyon yaşanacak. Mersin İdman Yurdu'nu nasıl bir transfer politikası bekliyor?

Hasan Doğan: Şu anda 13-14 oyuncu ile yollar ayrıldı. Bu sayı artabilir de. Böyle bir strateji sanırım dünyanın hiç bir liginde yoktur. Bizim ligimize has bir özellik olsa gerek. Burda en büyük sorun kurumsallaşmanın olmamasıdır. Bir sportif direktörün olmaması ve yönetiminde herhangi bir program dahilinde hareket etmemesi sezon içerisinde 30'a yakın oyuncunun gidip gelmesine yol açıyor. 25-26 yaşına gelmiş bir oyuncuyu size geleceğe yatırım diye sunmalarıda işin bir başka komedisi...

Son sorum ise Nurullah Sağlam üzerine. İstikrarlı bir teknik adamdı, uzun zamandır takımın başındaydı ama işler bu sezon istenilen gibi gidemedi. Sence ne yanlış yapıldı, nasıl bu konuma gelindi?

Hasan Doğan: Mersin İdman Yurdu şuanda ligde tesisi olmayan tek kulüp. Bu çok büyük bir dezavantaj. Her sezon şehrimizden birçok yetenek başka takımların altyapısına transfer oluyor. Altyapı olmayınca üstyapınında istikrarlı olması gerek ama biz geçen sezonki kadroyu nerdeyse baştan aşağıya yeniledik.

Giden oyuncular; Erhan Güven, Hakan Arıkan, Çağdaş Atan, Zurita, Moritz, Erman Özgür, Tonia Tisdell, İbrahim Kaş gibi isimler ama yerlerine alınanlar aynı kalitede olmayan isimler. Yani kadro zaafiyeti ve plansız programsız bir transfer politikası bizim şu anda ligde bu konumda olmamıza en büyük etken.

Birde sezon başında çok verimsiz geçen bir sezon başı kampı yaşamamız. Şunuda eklemekte fayda görüyorum; biz geçen sezon yakaladığımız arkadaşlık ortamını maalesef bu sezonki kadromuzda yaşayamadık.

https://twitter.com/reddevilsblog10
http://reddevilsblog10.blogspot.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir