27 Temmuz 2014 Pazar

Nolan Smith Galatasaray'da


Tam bir kolej çocuğu olan Nolan Smith, Duke gibi bir kolejde, Mike Krzyzewski gibi bir koç ile tam dört yılını geçirdi. Nolan Smith, geçirdiği dört yıl kolej ligi sonrası 2011 yılında Portland tarafından 1.tur 21.sıra'dan draft edildi. Açıkcası benim beklentim NBA'de kalıcı bir oyun kurucu olacağı yönündeydi ancak geçirdiği iki Blazers yılı da şanssızlıkar ve sakatlıklar ile geçti. Öncelikle Felton ve Flynn'in arkasında kalması, diğer yıl Damian Lillard'ın draft edilmesi ile iyice gözden düşen bir oyuncu oldu. 

Smith'in direkt Avrupa kariyerini başlatması onun için bir avantaj oldu diyebiliriz. Çünkü Avrupa'da iş yapabilecek bir oyuncu. Üüksek tempo basketbolu seven, skor üretebilen, hızlı ve çevik bir oyun kurucu olan Nolan az bir D-League tecrübesi sonrası Hırvat ekip Cedevita Zagreb ile anlaştı. Nolan'ın çaylak Avrupa yılı kötü geçti diyemeyiz, Eurocup'ı 16 sayı ortalama ile takımının en skoreri olarak bitirip 4 asist ve 1.13 top çalma ile de yine o alanlarda lider bitirdi sezonu. 

Nolan için artık bambaşka bir takım ve arena olacak Galatasaray ile Euroleague. Benim hiçbir vakit çok aklıma gelen bir isim olmadı, kolej yıllarını izleyip sevdiğim bir oyuncu olsa da. Smith ancak bir arkadaşım bana "Carlos Arroyo'nun yanına Nolan Smith cok iyi olmaz mı be abi?" diye sorsa şiddetle katılırdım herhalde. 

Oyuncuları tanıtmaya ve Galatasaray tarafını anlatmaya çalışırken giden oyuncular ile karşılaştırma yapmayı seven biriyim. Her oyuncu da yaptığım gibi Nolan Smith'i de Jamont Gordon ile karşılaştıracağım. 

İki oyuncu da saf bir oyun kurucu degil, combo diyebileceğimiz tür kısalar. Ancak Gordon'ın Smith'e göre en büyük avantajı çok güçlü fiziği ve ribaunt özelliğiydi. Nolan biraz daha ince ancak ince olması kötü bir savunmacı oldugu anlamına gelmez. Nolan, rakip kısa ya baskı yapmayı başarabilen bir oyuncu. 

Hücum olarak bir özellikleri daha cok benziyor. Gordon özellikle son yıllarında üç sayı yüzdesini yükseltse de iyi sayılmazdı keza Smith'in de üç sayı çizgisinin dısında sıkıntı yaşadığı kesin. Daha çok dribling ve fastbreak üzeri sayı üretmeyi başarabilen oyuncu Smith. Yine eksi bir taraftan bahsedecek olursak Smith'de tıpkı Gordon gibi bazen kafayı tamamen basketboldan uzaklaştırabilen bir kafada. Onun gününde olması ve motive olması çok önemli.. 

Ergin Ataman'ın bu sezon bol bol savunmayı düşüneceğine eminim, Smith 1.88 boyunda ve az önce belirttiğim gibi ince bir kısa rakip fizikli kısalara karşı ezilme korkusunu her maç yaşayacağımız kesin. Özellike Arroyo'nun da ilerlemiş yaşı ve savunma zaafını ele alırsak iyice bir düşünmemiz gerektiği kanısına varabiliriz.. Son olarak kolej çocuğu Nolan Smith transferi diğer kısa transferlerimiz gibi yanlış transfer değil doğru transfer ama iyi bir transfer mi olduğunu sezon başladığında anlayacağız..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir