1 Eylül 2014 Pazartesi

Tarık Çamdal, Blerim Dzemaili, Goran Pandev Galatasaray'da

Transfer için son günü bekliyorum, son gün fiyatlar daha uygun demişti Ünal Aysal, dediğini de uyguladı. Bu fiyat beklentisini de yerli piyasası için söylediğini düşünmüyorum. Tarık Çamdal için ödenen 4.5 milyon avro'luk bonservise baktığımızda durum ortaya çıkıyor ama Dzemaili ve Pandev ikilisinin 2 milyon 350 bin avro gibi bir rakama transfer olduğunu görünce de Ünal Aysal'ın doğru bir adım attığını düşünüyorum.

Şunu yazarak başlayalım, Tarık Çamdal'ın 4.5 milyon avro olup, Dzemaili ve Pandev ikilisinin bu maliyette olması ne Galatasaray'ın ayıbı ne de Eskişehirspor'un. Ülkemizin futbol şartlarını görebilmek adına bir güzel örnek daha.


Tarık Çamdal adına korkum, Amrabat vari bir inat transferine doğru yol alıyordu bu transfer. Geçtiğimiz sezonun ortasında 1 milyon avro vermeyip almadığımız bu ismi almak adına Mayıs ayından beri uğraşıyoruz. İş inat noktasına doğru da gidiyordu, gereksiz uzayan ve maliyet itibariyle de beklenti yükselten bir transfer oldu ama Tarık Çamdal transferi tüm bu şartlara rağmen olmazsa olmaz bir adımdı.

Galatasaray'ın bek rotasyonu ortada. Eboue, Sabri Sarıoğlu gibi isimler düşünülmüyor, Salih Dursun'u da yolladı Galatasaray ve sağ bek anlamında tek isim Veysel Sarı. Hamit Altıntop'u da orası için düşünebilirsiniz ama temposu bek oynamayı kaldırmıyor. Bu anlamda Tarık Çamdal sağ bek adına bir alternatif. 

Ben, Tarık Çamdal'ın sol bek oynayacağını düşünüyorum. 5+3'ün emrettiği bazı durumlar var. Hücumda yabancı kullanmanın yolu Telles'i kesmekten geçiyordu ve form itibariyle de kesilmesi gereken ilk yabancıydı ama alternatifsiz olması bunu engelliyordu. Bursaspor maçında o bölgede Hakan Balta'yı izledik, iyi de oynadı ama uzun vadeli baktığımda Tarık Çamdal'ı Galatasaray formasıyla sol bekte izleriz. 

Onu değerli kılan da her iki bekte oynayabilmesi. Onun adına tüm eleştiriler 0 gol 0 asist noktasında birleşiyor ama yetenek ve potansiyel anlamında da Tarık Çamdal'dan daha iyi alınabilecek başka bir yerli yok. Üstelik hem sağı hem de solu alternatif altına almak adına. Çok tempolu, seri bir isim. Bu anlamda Galatasaray'a ilaç olacaktır.

Ayrıca sağ bek arayan Beşiktaş ve Trabzonspor'a kaptırmamakta önemliydi. Olcan Adın transferinde oldupu gibi bu mesajı da verdi Galatasaray.


Prandelli'nin 4-2-3-1'den vazgeçip, Mancini'nin 4-3-3'üne geçtiğini Fenerbahçe maçı sonrasında gördük. Mancini'nin bu düzeni Galatasaray adına doğru bir düzendi ama Prandelli'nin farkı bu sistemi doğru oyuncularla oynamak olacak. Mancini'nin isteyip aldıramadığı oyuncuları gördük, sezon sonunda da bunları konuşmuştuk. Yönetim bu sefer Prandelli'nin raporu doğrultusunda ilerliyor ve bu da çok olumlu bir durum.

Bu 4-3-3 içerisinde de ihtiyaç olan iyi bir orta sahaydı. Selçuk İnan ve Melo sezona iyi giremedi. Sneijder'i de daha çok ileri üçlünün sol tarafında kullanmak istiyor ve orta sahada pas, mücadele kalitesini yükseltmek gerekiyordu. Yekta Kurtuluş bu anlamda Mancini'nin prenslerinden biriydi, dün Prandelli de onu kullandı ama orta sahada kaliteyi yükseltmek adına Dzemaili iyi bir hamle oldu.


Ayrıca orta sahada dikine oynayan bir futbolcuya da ihtiyaç vardı. Dzemaili dikine oynamayı seven bir isim. Box to box dedikleri futbolculardan, oyunun her iki tarafında da var olan bir futbolcu. Şut özelliği de onun ekstrası ve Selçuk İnan'ı hücum anlamında rahatlatacak isim olacaktır. Bir anlamda, Hamit Altıntop'tan beklediğin ama sakatlıklar yüzünden alamayacağın faydayı Dzemaili'den alman mümkün. 

Şunu da ek geçeyim, Dzemaili hamlesinin ardından aldığı yıllık ücret itibariyle de Hamit Altıntop bu takım içerisinde lüks kalmaya başladı. Rotasyon çok derinleşti ve bizler kadroyu kurarken Hamit Altıntop'u unutuyoruz, bu da onun geldiği noktayı gösteren en büyük işaret.

Galatasaray'ın bir forvete ihtiyacı vardı ama bu konuda vereceği karar önemliydi. Burak Yılmaz'ın yanına pivot özellikli, top tutmasını bilen, onu tamamlayacak bir isim mi alınacaktı yoksa 4-3-3 adına iyi bir kanat forvet mi? 

Kewell'dan bu yana 10 gol barajını zorlayabilen herhangi bir kanat oyuncumuz olmadı. Fenerbahçe'ye baktığımda Sow ve Kuyt bu konuda en büyük silahları. Beşiktaş'ta da Olcay Şahan'ın bu işi yaptığını görüyoruz ama Galatasaray bunu çıkaramadı. Bu açıdan baktığımda Olcan Adın iyi hamleydi ama Pandev tam bu işin adamı.

Maalesef medyanın yarattığı beklenti bugün taraftarı karamsarlığa düşüren nokta. Oysa Ünal Aysal kendisi söyledi, bu sezon çilek transferi imkansız diye. Ama öyle isimler konuşuldu ki, Pandev ve Dzemaili denildiğinde insanların kafasında soru işaretleri oluşabiliyor. Kimsenin o an finansal fair-play'i düşündüğünü sanmıyorum. Yerli futbolcuların transferi için atımlık kurşunlar kullanılıyor, bu yüzden de yabancı hamlesi adına lüks paraları harcamak imkansız.




Pandev'e dönersek, rotasyona takılacaktır, önce bunu söyleyelim. 5+3 onu imkanlı kılmayabilir ama Galatasaray'ın her an 11 başlayabilecek 18 tane futbolcusu var, rotasyon son zamanlarda olmadığı kadar kaliteli ve derin. Pandev de sol kanatta Galatasaray'ın aradığı gol yükünü sırtlayabilecek isimlerden. Sneijder'i ortaya çekip, Dzemaili yerine Pandev'i 11'de izleyebiliriz ve bunun gibi birkaç varyasyon daha uygulamak mümkün. Bu da kadro kalitesinin derinliğini ortaya çıkarıyor ve Tarık Çamdal transferiyle de 5+3 için daha da sağlam kurgulanan bir Galatasaray oluştu.

Sneijder'in dilinden anlayacak isimler bunlar, saha içerisinde aklı yükseltecek isimler. Fiyat itibariyle de Galatasaray'ın son yıllarda alışık olmadığı bir hamle oldu, Pandev ve Dzemaili hamleleri çok akılcı oldu. Transferin son gününü de düşününce daha iyisini yapmak zor. Pato kumarına girip, 10 küsür milyon avro'ları gözden çıkarmak yerine Pandev'le sezonu kurtarmak adına oynamak burun kıvrılacak bir durum değil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir