Kadın basketbolunda Galatasaray'ın hanedanlığını hatırlarım, devamında da kan kaybede kaybede küme düşmeye kadar yaşadığı süreci. 90'lar Galatasaray'ın, 2000'ler Fenerbahçe'nindi. Sonrasında Galatasaray toparlandı, Fenerbahçe'yi geçmek adına da bu uğurda büyük yatırımlar yaptı, önemli transferler gerçekleşti ama Euro Cup gibi zaferler olmasına rağmen şampiyonluğu yaşayamadık, Ekrem Memnun geri dönene kadar.
Ekrem Memnun'un geri dönüşü bir milat, özlenen Galatasaray'ın geri dönüşü, yeniden hanedan olma yolunda atılan en büyük adım. Geçen sezonu unutamayız, Euroleague şampiyonu oldu bu takım, Türkiye için bir ilkti bu. 14 yıl sonra lig şampiyonu oldu, kazanabileceği tüm kupaları kazandı. Ama asıl hikaye yeni sezonda başladı.
Ekrem Memnun'un yolu bu sefer zordu, ayrılıkları yaşadık. Alba Torrens ve Işıl Alben gibi isimler gitti mesela, sezon başı olduğundan bu ayrılıklar kısmen telafi edilebildi, beklenen ayrılıklardı aslında ama Zellous'un gidişi hesapta yoktu. Yerine transfer yapamadı Galatasaray, skorer bir 2 numarası olmadan sezonu geçirdi belki de. O Zellous ise sezonun devamında Fenerbahçe'ye imza attı, yapacak birşey yok. Neden gitti diyemem ama kalan isimlere de saygım bu anlamda sonsuz.
Kelsey Bone mevzusu doğdu sonra, gitti, geri döndü, sonra yine gitti, geri döndü. Ama kafa olarak hiç burada olmadı. Play-off'larda geri döndü belki ama gerçek anlamda ondan da katkı almadan oynadık ve yerine de kimseyi alamadık. Buna rağmen devam etti bu takım, Ekrem Memnun'un da bu tip sıkıntıları bir kere dile getirdiğini görmedim, Allah'ı var.
Rahat bir lig şampiyonluğu kazandık belki, play-off'larda bir maç haricinde maç bile kaybetmedik, normal sezonda aynı şekilde ezici bir üstünlük vardı, rahat bir normal sezon liderliğiydi ama Euroleague'de de başarı tekrarlanabilirdi, olmadı. Çok kötü başladık Euroleague'e, devamında telafi ettik gruptan çıktık ama istediğimiz yerde bitiremedik. Eksikleri o noktada hissettik işte, bu yüzden başarılamadı. İmkansız değildi bir Euroleague şampiyonluğu daha, bu yüzden olmadı. Ama Ekrem Memnun kurduğu bu henadanlığın başında olduğu sürece o başarıyı tekrarlamak mümkün.
İyi bir savunma takımı oldu Galatasaray, zaten bu kadar eksikle yapılabilecek en iyi şeydi. Zellous gibi skorerini kaybetmişsin, Bone bir var bir yok derken işin savunma kısmına eğildi Ekrem Memnun ve bu konuda da başarılı oldu. Bu sezon işi daha zordu, yoluna çok engel kondu ama o ve takımı başardı.
Hanedan dememin nedeni de bu yüzden, 17 sene sonra üst üste gelen 2. şampiyonluk bu. Geçen sezon da 14 senenin ardından şampiyonluk gelmişti ve eminim yeni sezonda da Galatasaray en büyük şampiyonluk adayı olacak. Yeni sezonda neler yapılması gerektiğini işi bilen arkadaşlara sorarız ve blogda mutlaka yayınlarız ama bugün şampiyonluğu konuşalım.
Nevriye Yılmaz'ından, Sancho'ya, Dubljevic'ine, Şebnem Kimyacıoğlu'na, Nuria Martinez'e kadar herkese sonsuz teşekkür, özel bir sezondu, güzel bir şampiyonluk oldu. Yaşanan bu denli imkansızlıklara, maddi sorunlara rağmen takımlarını bırakıp gitmediler, zafere odaklandılar ve şampiyonluğu kazandılar..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder