27 Aralık 2015 Pazar

Değişim Ya da Kıyım, Adını Siz Koyun; Kayserispor 1-1 Galatasaray


Sezonun en önemli maçıydı ve alınan beraberlikle birlikte şampiyonluk şansı da kalmadı. Büyük çaplı bir mucize gerekecek ki Ocak ayında hareketli geçecek bir transfer dönemiyle bile o şans yakalanamaz. Takım değişse bile yine bir zaman gerekiyor ama istikrarla yükselen Beşiktaş ve Fenerbahçe var. Benim gibi düşünüyordur çoğumuz, şampiyonlukta değiliz. Yaşanması gereken ya da öyle umduğumuz değişimi bekliyoruz.

Muslera, Sneijder, Podolski ve Selçuk İnan odaklı bir takım. Bu isimleri çıkardığımızda, geriye kalan isimlerle sıradan bir görüntü var, ligde küme düşmemek adına mücadele edecek ki Sneijder bugün yoktu. Sneijder olmadığında da futbol aklı olmayan bir Galatasaray izledik.

Chedjou ve Jose Rodriguez ikilisiyle orta sahadan top çıkarmayı bekledik ama fena ezildiler. Top çıkarmak bir yana, Kayserispor çok rahat geldi. Selçuk İnan'ı da durduklarında zaten Galatasaray top yapamazdı ve öyle de oldu. Selçuk İnan'ı doğru faullerle sindirdiler, Podolski'nin sorumluluk alayım dediği ve ortaya geçtiği bir an vardı. O dakikalarda da Podolski attığı pası geri alamayınca o da düştü, geriye de herhangi bir kalite kalmadı ve Beşiktaş maçından hallice bir ilk yarı izledik.

Yanlış 11 tercihiydi, burada hocanın hatası var. Bilal Kısa'yı düşünmüyor geldiğinden bu yana, çok büyük bir hata. Hadi onu yedek bırakmasını takımın yedeği olmamasına bağlayalım. Kulübeye baktığımda da Bilal Kısa dışında oyun değiştirecek isim göremiyordum (bu maç Sinan Gümüş parladı) ama Sneijder'in yokluğunu Bilal Kısa'yla dindirmeye çalışırsın. En azından Selçuk İnan yalnız kalmaz, pas yapan 2. bir isim daha eklediğinde top tutmaya çalışırsın.

Onu da geçtim, Selçuk İnan'dan 10 numara olmaz, bir hata da buydu. Jose Rodriguez'in dikine çıkma, kilit pas özelliği var ama başta ben olmak üzere çoğumuzun yanılgısı olmaya başladı. Çok yüklendik, abarttık ve kötü sonuç bu. Nitekim, ikinci yarıda Jose Rodriguez'le Bilal Kısa değiştiğinde Galatasaray top tutar oldu, pasla çıkmaya başladı, baskı kurdu. Bir de buna Sinan Gümüş'ün hareketli oyununu ekledik derken beraberlik geldi, galibiyeti zorlar olduk.

Oyunun koş koşa döndüğü dakikalarda ise tutamadık ama biz de yüklendik. Chedjou da olmadı orta sahada, hiç baskı kuramadı, sertlik gösteremedi. Selçuk İnan ve Bilal Kısa'nın mücadelesi vardı sadece. Tarık Çamdal'ın kanadı zaten Biseswar ve Ömer Bayram'ın kontrolündeydi, Furkan Özçal da orta sahada dinamizmiyle bize kök söktürdü ama Sabri Sarıoğlu'nun sağ beke alınıp, Tarık Çamdal'ın sol tarafa geçmesi bu sefer sol tarafı da öldürdü. İyi kötü baskımız vardı, sol tarafa Emre Çolak veya Carole hamlesi yapmak varken neden Tarık Çamdal sol tarafa kaydı. Buna da anlam veremiyorum, tıpkı kötü oynayan Yasin Öztekin için ısrar edip, Sinan Gümüş'ü ısrarla 11 oynatmamak gibi. Bunlar Mustafa Denizli'nin hataları.

Kadro Hamza Hamzaoğlu'nun kadrosu ve bu kadroyu kör topal o yarış içerisinde turabilirdi ama sorunlar devam edecekti. Kör topal ilerlemeye ihtiyacımız yok, değişim gerekiyor ve Mustafa Denizli de bu malzemeyle doğal olarak ilerleyemezdi, hatta oyunu sabit tutmak bile imkansız. Fatih Terim bile gelse bu görüntü değişmezdi. Bu yüzden değişim gerekiyor, ya da kıyım. Adını siz koyun. Fazlasıyla yetersiz, kötü bir malzeme var elde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir