15 Mayıs 2016 Pazar

Deplasman Fobisi Biterken Lig Bitti, Akhisar Belediyespor 1-2 Galatasaray


Şu durumda olmayı kimse istemez, üzgünüm. Geçen sezonun şampiyon takımı bu sezonun son maçına 5. olup Avrupa hakkını kazanmak ve cezasını bir yıl çekmek için çıkacak. Neresinden bakarsak bakalım trajik bir tablo, maalesef Galatasaray'ın içini boşalttılar ama bugüne bakmak zorundayım, ne yazık ki.

Bu sezon en büyük handikapı deplasmanlarda yaşadık ama ligin son deplasmanında kazanmış olduk, üstelik 5.'lik yolunda en kritik maç. Epik bir tabloya doğru ilerliyoruz. Son hafta Osmanlıspor deplasmanına gidecek Akhisar Belediyespor ve kazanmaları durumunda Avrupa iddiaları olacak. Galatasaray'ın ligi 5. bitirmesi durumunda Avrupa hakkı 6.'nın oluyor. Akhisar'ın şansı var, Kasımpaşa'nın da şansı var ve Galatasaraylılar ise kazanıp, Osmanlıspor'un puan kaybetmesini bekleyecek. Gayet mümkün bir senaryo, şansın da yüksek olduğunu düşünüyorum.

Maça gelirsek, sezonun en kötü (klasikleşmiş) futbollarından birini oynarken 45+'da tarihin en alakasız penaltılarından biriyle ilk yarıyı 1-0 önde tamamladık. O ana kadar geçen süreye bakınca, Rodallega'nın vurup geçemediği bir Galatasaraylı savunmacı yoktu ama Rodallega haricinde kısır bir takımlar aslında, bugün de bulup değerlendiremediler. Muslera'nın ön plana çıktığı bir ilk yarıydı ve Galatasaray'ın son haftalarda iddia yaratmasının nedeni Muslera'nın geri dönüşü oldu.

İlk yarı için konuşacak pek fazla iyi bir durum yok, topa sahip görünen ama kaptırdığı toplarla rakibe bol pozisyon veren bir Galatasaray izledik. Aslında ikinci yarıya da hızlı başlamadık ama oyunun kontrolünü tamamen ele aldık, bu sefer top sürekli Galatasaray'da kaldı derken sonuca gittik ama pozisyonumuz yine yok, 2 penaltıyla gelen galibiyet. Beşiktaş maçındaki hücum iştahının 4'de 1'i dahi yoktu, bunu da Sabri Sarıoğlu, Yasin Öztekin gibi isimlere bakarak söylüyorum. Podolski & Umut Bulut değişimi de zaten hücumda akıl tutulması anlamına geliyor.

Linnes örneği vereyim, maçta iki kere hücuma çıktı, iki orta yaptı ve ikisinde de etkili oldu. Ama bi sistemli bir şekilde bu adamı öne atamıyoruz. Sabri Sarıoğlu önünde oynatılarak o iş olmuyor, hareket sağlanamıyor. Sinan Gümüş'ün 88. dakikaya kadar kenarda tutulmasına anlam veremedim ki o da bir kalan az sürede pozisyona girdi, pozisyona giremeyen bir Galatasaray izliyorduk oysa. Donk'un oyuna dahil olması da anlaşılamaz, Bilal Kısa veya Jose Rodriguez beklerken. Ama neticeye bakıyorum, bakmak istiyorum. Durum bu çünkü, şartlar bunu emrediyor.

Galatasaray savunarak kazanamaz, savunayım dediği anda yine gol yedi. Hücum oynamak, özellikle de topa sahip olmak zorunda. İkinci yarıda topa sahip olduğumuzda skoru tuttuk, Beşiktaş maçının ilk yarısında hücumu düşündüğümüzde büyük etki yarattık. İki maç kaldı, ikisi de final niteliğinde. Umarım bu doğrular unutulmaz..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir