17 Mart 2017 Cuma

Şu "sakatlık" algısı


Az çok tahmin etmiyor muyduk sakatlık konusunu. Tudor'un oynatmak istediği oyunun temeli tempo. Yıllardır da iyi çalışmayan, pas oyunu, topa sahip olma yüzdesi üzerinden uyumaya alışmış bir takım vardı. Bu adamı da getiriyorsanız bazı şeyleri göze almanız gerekiyor ki Tudor söyledi, kendi alışmış olduğum idmanların yüzde 16-17'sini yaptırıyorum diye. Bir yerden başlamak gerekiyordu, mevcut tempoyu doğru buluyorum.

Sakatlık konusu bu bağlamda abartılıyor. Paok günlerinden kaynaklı bir haber yapılmış, bizde de 2-3 sakatlık üst üste gelince abartılan bir durum oluşturuldu. Kısa bir örnek vereyim, Podolski, Carole ve Ahmet Çalık'ın geçtiğimiz günlerde idmana çıkamadığı bir gün var, hemen bunu görüp "Tudor döneminde yaşanan 250. sakatlık" gibisinden haberler okuduk. Oysa o gün dinlendirildiler ve Trabzonspor karşısında da sahada olacaklar.

Sakatlık konusunu açmak lazım, neye göre sakatlık mesela, bunun kapsamı nedir. 2-3 günlük sakatlıklar da dahil mi? Öyle bir algı var ki, sakatlanan isim 2-3 ay yok gibi haberler doğuyor. En maksimumu 1-2 maç kaçırıyor ve o isimler de Nigel De Jong, Semih Kaya'ydı. Onlar da Trabzonspor maçında oynayabilecek durumdalar derken sakatlık üzerinden yaratılan saçma sapan algıyı görmemiz ve buna prim vermememiz gerekiyor. Tudor'a yüklenme planı bu olmuş, oysa bu sakatlıkları sezon başından bu yana vermiyor muyuz? Hatta geçen sezonu da ekleyelim, üstelik daha uzun süreli sakatlıklarla.

Trabzonspor karşısında Eren Derdiyok, Chedjou ve Hakan Balta olmayacak. Serdar Aziz, Koray Günter gibi isimleri yazmıyorum zaten. Eren Derdiyok'un sakatlığı tamamen Florya'nın çimleri ile alakalı bir durum ama onun da ihalesi Tudor'a kaldı. Adam düz koşu sırasında çukura basıyor, bir sakatlık doğuyor ama Tudor suçlu. Chedjou'da topuk dikeni var ama Tudor'a bağlanıyor iş, sanki bir kas sakatlığı. Hakan Balta'nın ise bu tempoyu kaldıramayacağını bilmiyor muyduk, 2 sezondur neler konuşuyoruz onun hakkında.

Trabzonspor maçına dönersek, zor deplasman. Çok zor olacak, ligin 2. yarısının en coşkulu takımı belki de, takım olmayı nihayetinde başardılar. Bu yakaladıkları havayla birlikte de Trabzon deplasmanından çıkmak zor ama kazanmak zorundayız. 4 maçlık bir periyot var, ligin ilk yarısında belimizi kırmıştı hatırlarsınız. Bence en zoru Trabzonspor deplasmanı olacak, Milli Takım arasına girmeden önce kayıp yaşamamanın Galatasaray'a getireceği artılar da çok büyük olacak. Bu ara ilaç çünkü, Tudor'un takıma biraz daha hakim olması, alışması, kalan isimlere yapacağı yüklemeler noktasında.

Muslera
Semih Çalık Carole
Yasin Ciğerci Selçuk Garry
Josue Bruma
Podolski

Görünen kadro bence bu. Linnes'i sağa, Yasin Öztekin'i sola yazabilirdim ama Tudor'un böyle bir 11 çıkaracağı söyleniyor. 3'lü savunmadan asla vazgeçmemek lazım, Carole'nin orada oynayabileceğini Gençlerbirliği maçında görmüştük. Garry Rodrigues'in de Gençlerbirliği karşısında o pozisyonda iyi bir performansı olmuştu ama Yasin Öztekin istikrarlı şekilde ilerliyor. Trabzonspor'un hücum iştahı karşısında Linnes tercihi bence doğru olurdu ama Yasin / Garry Rodrigues bir arada olabilir.

Sneijder konusuna gelirsek, Josue'nin 2 maçtır hem form, hem de Tudor'un isteklerine daha iyi cevap verebilme noktasında oynaması gerektiğini düşünüyorum. Adalet duygusu da bunu gerektirir, umarım Tudor bu konuda geri adım atmaz. Sneijder Milli Takım'a davet edilmiş, bu arayı mutlaka iyi değerlendirecektir, iyi gelişme aslında. Ama bu maçta hak Josue'nin diye düşünüyorum ve Eren Derdiyok'un da yokluğunda Podolski oynayacak, şu düzende de Podolski / Sneijder'in bir arada oynayacağı kadronun mücadele anlamında handikap yaratabileceğini düşünüyorum. 

7 yorum:

  1. Senin yazılarını ve haberleri okudukça ben Galatasarayın yanlış bir hamle yaptığını düşünüyorum. Yönetim de sürekli bir Tudor u koruma Rikerink e sallama havası.
    Rikerink takımı çalıştırmadı, oyuncular uyuyor haberleri. şaşırmamak elde değil. Ne yazıkki Tudor da bu kervana katıldı.
    Şunu söyleyeyim Tudor u bugün getirmek hataydı ve takım Hagi nin hocalık dönemleri kadar kötü günler bizi bekliyor.
    Hücumdan konuşan yok. Son dklarda kazanılan 3 puanlar abartılı bir şekilde anlatılıyor. Kaç tanesi organize atakla geldi. 0 . Hepsi duran top ve şans golü.
    Takım 30 yaşında adamlardan oluşuyor. Bunlara ne kadar yükleme yapabilirsiniz ki. Rikerink yapması gerekeni yaptı gidene kadar takım şampiyonluk yarışındaydı. Tudor geldi bu ihtimal de gitti. Bir şekilde kazanan takımı ölümüne çalıştırıp taktiğini bozmak akla yatkın birşey değil. Senin yapman gereken şey eksik kısımları kapatıp sezon sonuna kadar gitmen. Sezon başında ne yapıyorsan yap.

    Sakatlıklar:
    Tek kelime ile gülünç. Eren çukura bastı sakatlandı. Niye Rikerink zamanı sakatlanmadı o zaman. Gs yöneticileri floryada altın mı aradılar? Sonrada çukuru kapatmayı unuttular. Bunlar Tudor u anlamsız bir şekilde koruma çalışması. Bu dünyada bir adamı idman temposunu yükseltti diye gönderiller mi hiç. Eren sakatlandı Tudor yüzünden başka açıklaması yok. Savunmaya gerekte yok. Ne yazıkki top kapma dışında bir şeyden bahseden yok. "Galatasaray çok koştu.", "Olimpiyatta altın bizde", "Caroledan Bolt a göz dağı"O ancak benim tozumu yutar"" bütün haberler böyle.
    Tudor gitsin atletizm takımını çalıştırsın. Biz Akhisar a 6 atarken çok mu kondisyonumuz vardı. Rikerink in takımı bu kadar koşmuyordu ama daha fazla pozisyona giriyordu. Ben giderek şaşıyorum. Şuan takımda hiç bir fark yok. Rikerink zamanında da gol yiyorduk şimdide yiyoruz.
    Sisteme bağlı kalmak önemli ama vezgeçebilmekte önemli. Örnek Rijkaard 4-3-3 takıntısı. Önemli olan takımın oynayabildiği sistemi oynamak.

    Destekleyelim tamam ama mantıklı argümanlar ile destekleyelim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kazanan takım mı :) Argümanlar mantıklı, Derdiyok'un sakatlığı bu. Ben meramımı anlatıyorum birçok yazıda, vicdanen rahatım, mantığım da doğru. Bu takımı da ben kurmadım. Her yoruma saygım var, elbette yayınlayacağım, eleştiriye açığım ama mantık noktasına laf geliyorsa, sevmediğim bir uslupla buna yanıt veremem maalesef.

      Sil
    2. "Bir şekilde" Kazanan takım. :D
      Ben senin Tudor u desteklemeni anlıyorum. Senin kafandaki oluşacak Galatasaray ki Tudor da bunu hedefliyor, 1996-2001 arasındaki Galatasaray. Bende bu Galatasaray ı görmek isterim. Defansif ortasahanın soldan gelen ortaya kafa vurup gol atmasını. Bu anlamda Tudor %100 doğru isim. Ancak yaşı seninde dediğin gibi 30 a dayanmış takımı çok koşturamazsın. Bu plan, sezon başında hazırlık yemiş 25 yaş ortalamalı takım işidir.

      Rikerink zamanı en eleştiri konusu" Rikerink doğru müdaheleyei yapamıyor" Tudor zamanı bu konuda pek söylenecek birşey yapmadı.
      Ancak Rikerink zamanı hiç bahsedilmeyen kondisyon işi bir anda gün yüzüne çıktı. Demek istediğim Rikerink varken eleştri konusu olmayan konular çıkmaya başladı.
      Bu yazıda sunduğunuz şeyler mantıksız değil. Benim demek istediğim basının bunlara sarılması. Tudor un bu kadar savunulmaya ihtiyacı yok. Adamın futbol kariyeri en azından 1 sene bu takımda kalmasına yeter.
      Tekrar söylüyorum. Tudor a güvenmenizi ve takımın geleceğini ona emanet etmenizi anlayabiliyorum. Galatasaray kulübüne seviye atlatabilecek birisi ancak bu takım seviye Tudor ile seviye atlayabilecek durumda değil. Belki 3 sene önceki takıma gelse takım 4 lü kötü şampiyonlar günlerini yaşamayacaktı.

      Birde koşuya niye bu kadar takıldığımı anlatayım. 1991 doğumluyum ancak futbol ve Galatasaray ile 2007-2008 sezonu ile tanıştım. Şampiyonluk ardından gelen 2008-2009 sezonu. Çevreme takımı ballandıra ballandıra anlatıyorum. Ayhan, Barış Mehmet ölümüne topa giriyorlar, Servet burnunu kırasıya hava toplarına çıkıyor diye. Sonra fark ettim ki bu oyuncular bu mücadeleyi gösteriyorlar ancak puanlar bir bir gidiyordu. Bu bana koşu ve mücadelenin herşey olmadığını anlattı.

      Benim buraki eleştirim sana değil basına. Sana karşı olan eleştirim, senin bir reytin kaygın yok. Yani senin uzun bir görüş imkanın var. Bunu eleştiri konusunda daha çok göremek isteriz. İStersen 100 sayfa uzunluğunda taktik yazısı yaz eleştirmem imkansız. Yapabileceğim görüş sunmak olur(ki mantıklısı olan bu)

      Son yazdığım kısmı biraz açayım. 8 senelik blog bu zaman zaafında 10 tane teknik direktör gördünüz. Binlerce maç seyretmişsinizdir. Sizin bilginizin yanına yaklaşamam ve tecrübenize. Tudor u ben sizle tanıdım. Onun bizle iki maçında ve Beşiktaş maçından sonra yazdığınız yazılarda nasıl bir taktik deha olduğundan bahsetmiştiniz. Ben o zamanlar eleştirmiştim Karabükspor un seviyesi nedeni ile belki haksızdım bilemem.
      Tudor u biz antranör olarak aldık. Koşu kökeni itibari ile cebinde bulunan birisi. Otomatik olarak oyuncularına bunu aşılayacaktır. Ancak onu yüceltecek olan sizin ve Galatasaray yönetiminin gözüne çarpan onun taktik dehasıydı. Bu adamın bu yönünü ortaya çıkartırsanız bu adamın gerçek dehasını herkes görür.

      Benim yazımda demek istediğim mantıksız argümanlar ile destekliyorsunuz değil. Öyle birşey demem.

      Sil
    3. Yok estağfurullah, herkes kendi açısından bakıyor. Kırdıysam kusura bakmayın, benim futboldan anlarım gibi bir iddiam asla olmadı. Gördüğümü yazıyorum. Riekerink dönemini de sıklıkla yazdım, bir şekilde kazanan dediniz ama zirve yarışından Kayserispor maçı itibariyle koptu bu takım, ortada sıfır bir gidişatla. Ve bağıra bağıra da olmayacağını söylüyordu, çok daha öncesinde yaşanması gereken bir ayrılıkla. Uzun yazmıyorum, kendimi tekrar etmemek anlamında.

      Tudor'la alakalı da şunu dedim, benim hedeflerim yeni sezona yönelik. Mevcut sezonla ilgili negatif beklentilerim de gerçekleşiyor, beklediğim gibi. Sakatlıklarla alakalı yanlış bir algı var ama, ben onun peşindeyim.

      Derdiyok konusu gerçek bir bilgi, sakatlığının adele ile alakası yok. + Riekerink hatta Hamzaoğlu, Denizli dönemlerinde çalışmayan bir Galatasaray vardı. Şu an çalışıyor, yaşananlar bu yönde. 2 günde de bu düzen değişmez, bu kadro Tudor'un kadrosu değil.

      Sil
  2. Trabzon bu sezon ilk golü attığı hiç bir maçı kaybetmemiş sadece birinde berabere kalmış.Hızlı ataklar ve yan toplardan daha çok gol bulmuşlar.Kanat etkinliği kurabilen bir takım.Puan olarak ikinci devrenin lideri durumundalar.Moral motivasyon olarak üst seviyedeler.Pas merkezi Onazi. Bu oyuncuyu etkisiz hale getirmek gerek. Yan toplardan gol yememek ve yapılan ortalara el uzatmamak! gerek.Trabzon üst seviye olmasa da o yönde ilerleme göstermeye başlamış temel şeyleri ortalamanın üstünde yapabilen bir takım.Saha ve seyirci avantajıyla ciddi şekilde maçın favorisidir. Muhtemelen Carole oynarsa onun üzerinden geleceklerdir.Fenerin bugün kaybetmesiyle de birlikte Tudorun oyunu kilitleyeceğini Sneijder ı oynatıp daha defansif görev vereceğini ve araya arkaya top atmasını isteyeceğini düşünüyorum.Günlük burç yorumlarına benzedi biraz idare edin.Sonuç olarak GS için bu hafta sonu sağlık negatif, aşk negatif, iş-finans negatif görünüyor.

    YanıtlaSil
  3. %16-17 olayı tercüme hatası.%60-70 doğrusu.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir