Bu günah Hamzaoğlu'nun değil, Bursaspor yönetiminin

Bursaspor'un içinde bulunduğu hal bir hayli üzücü. Şampiyon bir takımdan bahsediyoruz, her sezon zirve yarışının içinde olması gereken bir takımdan. Şenol Güneş döneminde bir toparlanmaları vardı. Ligi belki 6. bitirmişlerdi ama oynadıkları futbol hala unutulmamıştır, rotasyonları dardı ama çok iyi bir takımdı o. Şenol Güneş büyük iş başarmıştı ve Bursaspor da o futbolcu ekibinden büyük kazandı. Çok önemli isimler ayrıldı ama büyük bonservis rakamlarına, 20 milyon avro'ya dayanan bir kazanç vardı. O paraya iyi bir takım kurulabilirdi ama Bursaspor da doğru futbol aklını ortaya koyamadı.

Geçtiğimiz sezon Ertuğrul Sağlam'la yaşanan bir transfer çöplüğü izledik. Şampiyon oldukları sezonun ardından da bu yaşanmıştı, çok anlamsız bir transfer karmaşası yaşandı ve elde kalan kimse yok. Geçen sezon da aynısı, kazanılan o büyük bonservis öyle anlamsız harcandı ki bugün elde kalan yine kimse yok. Batalla gel bizi kurtar noktasına geldi iş, o da elinden geleni yapıyor ama bir yere kadar. Devamında Hamza Hamzaoğlu'yla anlaştılar ve sezonu bitirebilecekleri en iyi noktada bitirdiler.

Bu sezona geldiğimizde ise geçtiğimiz sezonun faturası ödendi. Maddi anlamda yaşanan sorunlar vardı ve az paraya büyük iş başarmayı denediler. Hamza Hamzaoğlu'na da dendi ki "bütçe bu, buna göre bir takım oluşturalım". O da kurdu takımı, öyle bir takım kurdu ki kendisinden başka kimsenin başarı sağlayamayacağı. Hamza Hamzaoğlu'nun kadro mühendisliğini her zaman eleştirdim, Galatasaray zamanında en sert şekilde yazdım ama Galatasaray ve Bursaspor örnekleri farklı. Bunu isteyen Bursaspor yönetimiydi, hoca da istediklerini yaptı. Ligin ilk yarısını 5. bitirmeleri o kadro ölçeğinde büyük işti ama Hamzaoğlu'nu yediler, şu an bulundukları nokta da yönetimin eseridir.

Şu an bir enkaz var, Galatasaray'da da bir enkaz vardı. Bursaspor bu enkazı nasıl kaldırır bilemem, orada da yönetimin yönetemediği açık bir durum. Şu an Hamzaoğlu'nun aldığı puanlarla ligde kalıyorlar, bu takım ligin ilk yarısını 5. bitirmişti. Beklenti neydi bilmiyorum, daha iyisi zordu, hoca yönetimin istediği ölçüde hareket etti ve tablo bu. Ders almak lazımdı, Hamzaoğlu'nun kurduğu herhangi bir takımdan kendisi dışında x bir hocanın katkı alması güç. Ama hazır bir ekibi Hamzaoğlu daha iyi bir noktaya getirebilir, Galatasaray'da kazandığı şampiyonluk gibi.

Tabii hocanın hataları aynı, Galatasaray'da konuştuğumuz gibi. İletişimi felaket, bu yüzden en iyi döneminde bile kendisini ifade edemediğinden taraftarlarla iyi bir ilişkisi oluşmuyor. Bu bağ olmayınca da hocayı koruyan kimse yok, yönetimin kendisinden vazgeçmesi çok daha kolay oluyor. Kadro mühendisliği ise ikinci nokta, zirveye oynayan takımlar için yazıyorum bunu. Ama bir fark var, Galatasaray ve Bursaspor aynı örnekler değil, Bursaspor'da bunu yönetim istedi, o da istedikleri gibi hareket etti..