22 Eylül 2012 Cumartesi

Rixos ve TÜBAD Turnuvalarının Ardından


Rixos ve TUBAD turnuvasına genel bir bakış yapmak istedim ve öncelikle her transfer yazısında bir şeyden bahsettim. O da cok iyi niyetli, mücadeleden kaçmayan ve kazanma karakterine çok tecrübeli oyuncuları kadroya katıyoruz demiştim.

Daha bunun kokusu hazırlık turnuvalarından çıktı ve sonuna kadar mücadele gördük. Doğru vakitte yapılan hamlelerle. Özellikle de şunu gördüm, geçen sezon Galatasaray'dan bahsederken tamamen bir savunma takımı diyorduk ancak bu sezon öyle demeyeceğiz. Çünkü Ergin Ataman iki tarafı da düzenli ve istikrarlı yapma yolunda takıma gerekli gözdağını vermiş gözüküyor.

Rixos'da savunmamız çok ön planda görünmüştü ve hücumda yeni oyuncuların birbirini tanıma evresi derken sıkıntı yaşadık. Ayrıca takımın en hücum gücü yüksek oyuncu Henry Domercant'ın yokluğunun da payı büyüktü.

TUBAD'da ise ikinci Bologna maçında savunmada sıkıntı yaşadık ama beni hiç endişelendiren bir durum olmadı. Çünkü geçen yıldan bambaşka bir takım, başka bir sistem ve koç derken beraber yapılan idmanlar ile oyuncuların sahada iyice birbirini tanıması ile aşılacak sıkıntılar gördük turnuvalarda. Özellikle Macvan, N'Dong ve Ender'in takım ile hiç idman yapmadan Rixos'a katıldığını da hatırlatmak gerek.

Oyuncuları tek tek yorumlarsak benim kendi beklentim altında kalan bir oyuncu olmadı, herkes işini daha başından benimsemiş görünüyor. Milan Macvan, genç bir oyuncu. Takım ile idman yapmadan Rixos'a katıldığını ve çok az idman ile de TUBAD'a cıktığını belirteyim. Önce ki TUBAD'ı fena geçirmedi, savunmada az sayıda yaptığı pozisyon hataları dışında onun sezon içerisinde ne kadar değerli bir oyuncu olduğunu şüphesiz göreceğiz.

Boniface N'Dong için de bir şeyler demek istiyorum. Ergin Ataman sanırım onun yaşından ve tecrübesinden ötürü çok sahada tutmadı ancak sahada olduğu vakitler boyalı alanı o uzun kolları ile nasıl kararttığını maçları takip edenler kesinlikle görmüştür. Böylesine tecrübeli bir oyuncunun takımda bulunması hem soyunma odası hem de iki genç aslan Furkan Aldemir ve Sertaç Şanlı için büyük şans olarak görüyorum. N'Dong'dan ve Erwin Dudley'den hücum ve savunma olarak alacakları çok şey var.

Jamont Gordon için ise onu bu iki turnuvada, özellikle TUBAD'da çok hücuma yönelik oynadığını görmedik. Sakin şekilde oynuyor ve savunmada hareketli baskısı yerinde bir oyun sergiliyor. Ama bu Gordon'da daha fazlası var sanırım, daha ısınma ve zaman ile onları da göreceğiz.

Domercant ve Hawkins icin bir şey demeye pek gerek yok diye düşünüyorum ancak Domercant'ın umarım sakatlığı ciddi degildir. Bu takımın ona cok ihtiyacı var, çünkü çok önemli, değerli bir oyuncu. Domercant'in Hawkins ile aynı anda sahada oldugu vakit, Galatasaray seyircisinin daha rahat bir maç izlediginden ve izleyeceginden şüphem yok.

Ve son olarak Ergin Ataman için bir şeyler söylemek gerekirse, Ataman asla tek birşeyi iyi yapmayı sevmeyen bir koç olduğunu Beşiktaş'dan sonra Galatasaray'a geldiği vakit bunu yine gösterdi. Temel unsur olarak hem hücumu hem savunmayı aynı anda aynı düzeyde tempolu yapmak bunun hafif bir gösterimiydi.

Şu iki turnuvada benim sezon içerisinde hem Türkiye Ligi ve Eurocup arenasında beklentim bu oyundan çok daha iyisi. Umuyorum ki Hawkins iki kupa daha kaldıracak..

Çağatay Aydın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir