21 Kasım 2012 Çarşamba

Hüseyin Özkök SC İçin Yazdı; Hamit Altıntop


Hamit Altıntop’u yazmaya başlamadan önce Türkiye’de yetişen oyuncular ile Almanya’da doğup büyümüş ve futbol eğitimini orada almış Türk oyuncuların karakterlerinin şekillenme sürecine bir göz atmak gerekir.

Türkiye’de doğup büyüyen ve futbol eğitimi alan oyuncular, dışarıda yetişen soydaşlarına göre futbol yaşamlarına 1-0 yenik durumda başlıyorlar. Burada yetişen oyuncular, okul eğitimleri zayıf, çoğunluğu üniversiteye gitmemiş ve eğitimlerini bir yerlerde yarım bırakmış oluyorlar. Her ne kadar Türkçeyi yurt dışında yetişen oyunculardan daha iyi konuşuyor gözükseler bile, kelime hazneleri son derece zayıf, cümle kurmakta zorlanan, “iyi mücadele ettik veya hocamızın söylediklerini yapamadık önümüzdeki maçlara bakacağız” gibi klişe cümlelerden başka cümle kuramayan ve analiz yeteneği olmayan bireyler olarak profesyonel futbol dünyasında yer alıyorlar veya almaya çalışıyorlar.

Bunda tabii ki tüm suçun onlarda olduğunu söylemek zor. Çünkü onlardan analiz yapmaları, konuşmaları, fikir beyan etmeleri beklenmiyor hatta yapmamaları için de baskı altında kalıyorlar. Onlardan beklenen biat etmeleri ve söyleneni yapmaları.

Futbolculuğa adım attıkları fiziksel koşullar ise bir başka handikap. Futbol oynayabilecek sahaların yetersizliği ve günden güne rant uğruna yok edilmesi, okul ile futbol arasında yaşanan ikilem ve birlikte götürme imkanın neredeyse hiç olmaması, yeterince iyi olmayan hocalar, yeterince psikolojik destek sağlanamaması ve kulüplerin maddi imkanlarının her geçen gün daha da kötüleşmesi Türkiye’de futbola başlayan gençlerin önündeki engellerin sadece bir kaçı.

Buna karşın Almanya’da yetişen oyuncular yukarıda saydığımız sorunların hiç birini yaşamıyorlar. Yüz binlerce çim saha, fiziksel koşulların mükemmelliği, okul ile futbolu birlikte götürmeye imkan sağlayan sistem, psikolojik destek, kulüplerin mali sıkıntılarının olmamasının yanı sıra, futbolculara sorumluluk ve inisiyatif verilmesi, analiz yeteneklerinin geliştirilmeye yönelik yapılan eğitimler ve futbolcunun kendi ayakları üzerinde durmaya itilmesi ve kendini birey hissetmesinin önünün açılması, yurt dışında yetişen oyuncuların avantajları.

İşte bu sistemde eğer yeteneğiniz da varsa adınız Mesut Özil oluyor, Nuri Şahin oluyor, Hamit Altıntop oluyor.

Bununla birlikte Hamit Altıntop’un kişiliği ile ilgili tüm bilgileri vermiş olduğumu düşünüyorum. Zaten Hamit verdiği röportajlarda yaptığı konuşmalar tüm bunların ipuçlarını fazlasıyla vermekte. Galatasaray işte Hamit’in futbolculuğundan öte böyle bir karaktere kadrosunda sahip olduğu için kendini şanslı saymalı. Hamit Altıntop’un bazen kötü oynaması beni fazla ilgilendirmiyor. Futbolculuğu ve paralelinde sahip olduğu kariyeri zaten ortada olan bir oyuncunun Galatasaray’a katkı sağlayamayacağını asla düşünmüyorum.

Hamit, Galatasaray’a hem futbol hem de kişiliği ile çok şeyler verecektir ve her açıdan çok doğru yapılmış bir transferdir. Hamit Altıntop, futbolu bıraktıktan sonra da Galatasaray’da artık günümüzde çok önemli olan ve transferlerin dahi söz konusu olduğu sportif direktörlük için profesyonel yönetici olarak değerlendirmeli ve aynı zamanda ülke futboluna da katkı yapması sağlanmalıdır.Hamit’e sadece maçtan maça iyi oynadı kötü oynadı şeklinde bakmak kelimenin tam anlamı ile sığlık olur.

Hüseyin Özkök

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir