14 Şubat 2013 Perşembe

Hedefler?


Basketbolda çok karmaşık günler yaşıyoruz. Mali sorunlar gündemdeydi, yabancı oyuncuların kulübe çektiği ihtarnameler, Lindsay Whalen'in ayrılığı derken bir süre gündemi oluşturdu bu durum. Daha önceden de dediğim gibi, basketbolu yöneten profesyoneller twitter'dan şov yapacağına, biraz şu işlere odaklansa bu tip hadiseleri yaşamayacağız ama bazı isimler fazlasıyla şov peşinde. Whalen hadisesi de ilk vukuat değil, sezon başından bu yana neler yaşadık bir düşünün.

Erkek takımıyla başlayalım, çünkü hedefler birer birer kayboluyor. Sezon başında yakaladığımız hava ve kurduğumuz kadronun üzerinde esen garip bir rüzgar var. Temellerini kaybetti bu takım, sürekli yeni bir hava yakalamaya çalıştı derken bir yerde tıkandı takım.

Türkiye Kupası finalinde Fenerbahçe'ye kaybetmemizin üstünde çok durmuyorum aslında. Fenerbahçe'yi kupayı kazandığı için tebrik ediyorum ama o kupayı asıl hak eden taraf hakemler oldu.

Kendi hatalarımız da var tabii. Hawkins ve Domercant'ın ardından bu takımın skor anlamında en çok güvendiği iki isim Arroyo ve Jamont Gordon. Bu ikili skorda etkin olmadığı sürece Galatasaray'ın büyük maçları kazanma ihtimali çok düşük ve bu iki adam son iki maçtır hiç ortada yok. Fenerbahçe maçında da kayıplardı, Unics Kazan maçında da kayboldular.

Mali sorunlar takımı etkilemiş olabilir ama profesyonelim diyen isimler oynadığı maçlarda katkısını gösterir. Böyle bir şey mi oldu bilemem, kimsenin günahını almam ama Arroyo ve Jamont'dan hiç katkı alamadığımız bir ortamda da Unics Kazan'ı deplasmanda yenmek zor.

Engin Atsür, Furkan Aldemir gibi isimlerin sahaya koydukları yürek olmasa daha da farklı şeyler konuşuyor olurduk, bunu da ekleyelim.

Üzüldüğüm nokta şu, şu gruptan çıkamamamız. Şu Unics Kazan'a ilk maçta kendi sahamızda yenildik, deplasmanda ise kazanabileceğimiz maçı resmen hediye ettik. Ulm'u kendi sahamızda farklı geçtil ama deplasmanda yediğimiz farkla birlikte sayı averajını rakibe verdik. Euro Cup'u kazanmak gibi bir hedef koyduğumuz ortamda da son 8'e kalamamak büyük bir hayal kırıklığı oldu.

Lig şampiyonluğu hedefi kaldı bir tek, başarabiliriz ama zor bir ihtimal. Takımın toparlanması, artık bir hava yakalaması şart. Ergin Ataman'a güveniyorum.


Kadın takımında ise işler erkek takımına göre kötü gitmiyor. Lindsey Whalen'i kaybettik ve yeri de bana göre dolmayacak bir isim ama yeni transferler var. Lindsay Harding ve Eshaya Murphy. Lindsay Harding'i ligde kullanacağız, Eshaya Murphy ise Karadağ Milli Takımı'nda oynadığı için bosman bir oyuncu ve onu da Euroleague'de kullanacağız.

Whalen açıklamasını okudum bu arada, gerçekten skandal. 4 aydır parasını alamıyor, sözleşmesinde de iki ay parasını alamazsa serbest kalır gibi bir ifade var. Bunu kullanmak en doğal hakkı. Kulübe bu konuda ihtar çekiyor ama dikkate alınmıyor, o ne yapsın? Oysa idareciler bunu görmezden geliyorlar ve Whalen'i afaroz ilan ederek işin içerisinden sıyrılmak istiyorlar. O açıklama Galatasaray tarihi adına çok büyük bir yanlış olarak tarihte yerini alacaktır.

Maddi sorunlar çözüldü, Ünal Aysal işe el attı ve 3 milyon dolar'lık ödemeyi yaptı. Bu saatten sonra da maddi durumlarla ilgili bir sorun duyacağımızı sanmıyorum, sezon sonunda da sponsorla ilgili yeni bir çalışma içerisine girilecektir ama bu basketbol sezonu hem erkek hem de kadın takımında hiç unutulmayacak. Bu denli büyük bütçeler, kurulan iyi takımlar ama basketbolu yönetememek...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir