26 Şubat 2013 Salı

Şampiyonluk Ateşini Yaktıranlar


Cuper'in ikinci yarıda hiç ayağa kalkmamasını, ilk etapta totem gibi nitelendirdim aslında. Maç sonunda ise Fatih Terim atıldığı için onun da atıldığı söylendi, mini bir Cuper destanı yazıldı ama sesini duyuramadığı için oturduğunu kendi açıkladı. İlginç bir durumdu.

Bu maç en az konuşulan konu Orduspor oldu aslında. Aklımda kalan bir tane pozisyonları var, attıkları iki gol de Galatasaray'ın ikramı bir anlamda. Ama bu deplasmanda kazanmak onlar adına iyi bir nefes olacaktı. 3-0 yenilseler mesela bu kadar olay olmaz ama 2-0'dan maçın 4-2'e gelmesi özgüven kaybına neden verir.

Fornezzi de çok büyük kaleci, bir kere daha hayran kaldım. İlk yarıda Orduspor adına skoru tutan isimdi ama ikinci yarıda oluşan baskıya dayanamadı.

Eboue'nin de sorunu nedir bilmiyorum, aslında bir sorunu da olduğunu düşünmüyorum ama medyaya sorunu varmış gibi yansıtılıyor. Sezon boyunca iyi günlerini arattı ama son zamanlarda performansı daha da aşağıya inmiş durumda. Sabri Sarıoğlu'nun yükselen grafiği bu sağ bek sıkıntısını en az düzeye indiriyor ama Eboue'nin bu gidişatı iyi değil.

Burak Yılmaz'ın bu sezon Galatasaray formasıyla oynadığı 27. maç ve 21 gole ulaşmış durumda. Ligde de 14 golle gol krallığında ilk sıraya yerleşti, müthiş bir Şubat ayı geçirdiğini söyleyelim. Orduspor maçında ise attığı iki golden öte, gösterdiği mücadele, o isyanı konuşulması gerekendir.

İlk yarıda şunu farkettim, savunmaya yardım eden tek isim yoktu. Herkes hücum yapıyor ve bunun da cezasını daha iyi bir takım kesebilirdi. Orduspor özellikle sağ kanatlarından etkiliydi aslında. Selçuk İnan tek başına duran isimdi, özellikle de savunmada.

Gökhan Zan'a da ayrı bir parantez açalım. Bu sezon ligde ilk defa 11 oynamasını bırakın, ilk defa süre aldı. Ligin ilk yarısında Cris'le uğraşmaktan Gökhan Zan'ı görmemiştik ve Gökhan Zan'dan bir Emre Aşık performansı gelir mi diye şüpheliydim. Emre Aşık'ı 40 maç oynatmasanız, 41. maç oynar ve 40 maç oynamış gibi bir performans gösterir. Gökhan Zan da oldukça iyiydi bu maç, hatta Dany'i de ekleyelim. Yedekte bir stoper olmadığı için son 20 dakika ayağı bandajlı oynadı, fedakarlık yaptı. Bunlar önemli.


Sneijder'e de hoşgeldin diyoruz, attığı muhteşem golle. İkinci yarıda Galatasaray'ı ayağa kaldıran adamdı, isyanı o başlattı. Sorumluluk almaya başladığında neler yapabildiğini görüyoruz. Drogba'yı görenin top şişirdiği ortamda Sneijder sorumluluğu aldı ve önce golünü attı, sonrasında da takımını yönlendirdi. Bu adamı sol tarafa hapsetmemek gerekiyor, serbest bırakılmalı.

Fatih Terim'in atılma nedeni de; "Sizden tek ricam var, 2. yarı daha kötü yönetin" söylemidir. İnanılmaz bir hakem performansı izledik. Bu yüzden de Orduspor maçı için, geçen sezon evimizde kaybettiğimiz Gaziantepspor maçının kazanılmış hali diyebiliriz.

Zemini zaten konuştuk, tarihimizin en kötü zeminiyle karşı karşıyayız belki de. Cluj maçının ardından bitme noktasına gelen bu zemin maalesef toparlanamıyor. Ligin devre arasında çalışmalar yapıltı ama takvim yoğun, zeminin en az bir ay yatması gerekirken üst üste maçlar oynadık, hala da oynuyoruz. Bu yüzden de zeminin oturması bir süre daha alacak.


Drogba'dan da öğrenilecek çok şey var, maç biter bitmez Barral'ı ziyaret etmesi çok şık bir olay.

Barral'a da geçmiş olsun, onu o halde görmek bir anda maçın tüm heyecanını aldı götürdü benden. Önce sağlık. Neyse ki durumu iyi...

1 yorum:

  1. zemin için söylenecek veya suçlanacak bir şey yok, umalım da bize daha fazla zarar vermesin. en azından 15 gün maç yok inşallah bu arada gerekli ışıklandırma tesisatı artırılır bakımlar yapılır da düzelir. ama görünen o ki Nisandan önce ayağa kalması zor gibi.

    Sneijder golü attığında batı üst tribünden alt tribüne uçarak iniyordum sevinçten; ve fitilin ateşlendiği çok belliydi.ikinci yarıdaki gibi baskılı, presli, önde basan rakibi devamlı boğan ve hataya zorlayan isyankar oyun lazım. taraftarı da galeyana getiren futbol budur. yoksa geride yapılan anlamsız yan pasların hiçbir faydası olmuyor.

    Umalım da bundan sonraki maçlarda takım bu ciddiyet ve şevkle maça başlasın. Zira böyle bir heyecana ve kalp çarpıntısına dayanamayız.

    hakeme ettiğim küfürlerin haddi hesabı yoktu. ne amaçla geldiği, 'şebekenin' köpeği olarak orada ne için bulunduğu 30.saniyede burak yaka paça indirildiğinde belliydi. maç boyunca bizi doğradı.

    ben, bu isimsiz, duygu yoksunu, kural kitabı aşığı ama futbolun ruhundan zerre anlamayan kolejli tipli cüneyt çakır klonu hakemleri mesleğe yeni başlamış genç polislere benzetiyorum. ben büyük takım baskısı altında kalmıyorum imajı vermek için sudan sebeplerle saçma sapan disiplin gösterilerine kalkışıyorlar. böyle hakemlik olmaz olsun!!!

    ama Ali dürüsütün dediği gibi tüm engellere rağmen; lig tv, digitürk, tff, mhk, şikeci fener, şerefsiz ntv spor, hürriyet, milliyet basının her türlü engellemelerine rağmen bu sene sike sike şampiyon olacağız.

    aynen dün gece hakemi de yenip tt arenanın çimlerine gömdüğümüz gibi. hocaya istedikleri kadar ceza versinler biz sahaya iner gerekirse hoca oluruz ama şampiyonluğumuzu bu arsız, utanmaz şikecilere yedirmeyiz, hakkımızı alırız. yeter ki galatasarayın topçusu dün geceki gibi oynasın gerisini şanlı Galatasaray taraftarına bıraksın.

    eğer abarttıysam kusura bakma ama hala üstümde dün gecenin heyecanı ve öfkesi var.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir