Galatasaray - Real Madrid Maçına Dair Zihin Jimnastikleri #1

Real Madrid dendiği zaman önce bir durmak gerekiyor. En kötü  anında dahi Avrupa futbolunu yönlendirebilecek bir takımdan bahsediyoruz sonuçta. Hele bu takımı Jose Mourinho çalıştırıyorsa suskunluğumuz birkaç saniye daha artabilir.

Fatih Terim’in kökeni yıllar öncesine dayanan meşhur bir sözü vardır: “Kaybetmek kolay, kazanmak olay”. İşte Real Madrid serisi bu sözün adeta canlı örneği olacak. Real Madrid şöyle takım, böyle takım. Şu oyuncusu tehlikeli, bu oyuncusuna adam markajı yapmalıyız gibi şeyler söylemek dünyanın en gereksiz işlerinden. Seri öncesi önemli olan Galatasaray’ın ne yapacağı.

Bana göre Galatasaray ofansif gücüyle dünyadaki her takım için tehlike yaratabilir. Galatasaray’ın hem İspanya’da hem de İstanbul’da gol bulması şahsen beni hiç şaşırtmaz. Fakat belirleyici nokta savunma hattı olacak. Galatasaray kalesini savunduğu ölçüde tura tutunacak.

Bu iki maçtan çıkacak sonuç her ne olursa olsun Galatasaray Şampiyonlar Ligi’nde bu sezonki görevini layıkıyla yerine getirdi düşüncesindeyim. Real Madrid’e karşı tur gelmezse Galatasaray kazanç olarak yeni bir Avrupa tecrübesini çantasına atacak. Peki tur gelirse –en iyisi buraya üç nokta koymak- …

Göksel Sert - https://twitter.com/UzunPaslar & http://www.uzunpaslar.com/

Aslında sadece bir çeyrek finali ifade etmiyor bu eşleşme. Kazanımları sadece yarı final ile sınırlı kalmayacak, büyük bir özgüvenin, ağırlığın, havanın oluşmasını sağlayacak. Fakat şunu söylemek lazım aradaki siklet farkının boyutu çok fazla. Galatasaray temeli olan bir takım değil. O yüzden oynanacak 180 dakika boyunca şans faktörünün temsilcimizin yanında olması gerekir.

Bunun yanında iki maç içerisinde maksimum disiplin, kararlılığın her oyuncuda olması gerekiyor. Çünkü rakip bir Schalke, bir Cluj değil. Olası, küçük bir hatanın cezasını hemen kesebilecek birçok oyuncuya sahipler kadrolarında. Hani klasik olarak ‘’ Hangi birini tutacaksın ? ‘’ sözlerini söylebileceğimiz bir takım. Semih – Dany gibi bu tür seviyede pek karşılaşmaya çıkmamış, kendi açımdan güven vermeyen tandemin göstereceği reaksiyon önemli. Galatasaray aleyhine artı bir not ise ; Real Madrid’in lig yarışında kopmuş olması ve gücünü Şampiyonlar Ligi’ne vermesi. Mourinho gibi bir dehanın takımın başında olmasıyla birlikte üçlemeyi tamamlamak isteyecek olması önemli notlardan.

Galatasaray’ın en büyük avantajlarında biri, Real Madrid gibi oyunu değiştirebilecek ayaklarının fazlalılığı. Bunun yanında her ne kadar stoper konusunda tecrübesiz sayılabilecek oyuncuları barındırsalarda özellikle hücum elemanları bu seviyede birçok maça çıkmış, finaller oynamış isimler. Gol atacağını düşünüyorum açıkçası Galatasaray’ın. Ama önemli nokta yenilecek olası gollerde oyundan kopmamak, aynı disiplinle devam etmek. Yoksa maç bir anda kopabilir. Temsilcimize başarılar diliyorum.

Beysim Can - https://twitter.com/deep_lying & http://futbolkulubu.blogspot.com/

Real Madrid CF(Club de Fútbol) ismi, bana her ne kadar samimi gelmese de, adını dünya futbol tarihine altın harflerle kazıyan çok köklü bir kulüptür. Oynadıkları oyun ve özellikle 1950’lerden itibaren futbola getirdikleri mücadeleci ve göze hoş gelen oyunları ile, dünyada marka olacaklarının sinyallerini o zamandan vermişlerdir. Günümüze gelinceye dek, futbolcuları, tarihi başarıları ve başı dik duruşu ile tanınan "Beyazlar" anlamına gelen "Los Blancos" lakablı Real Madridlilerin ezeli rekabetleri ise ‘Mes Que Un Club’ lakablı Barcelona ile olmuştur.

Rakibi tanımak adına bildiğimiz bu kısa tarihçeden sonra, yeniden büyük maça gelecek olursak, kura sonucu eşleştiğimiz Madrid cephesinde Drogba  ve Burak performansına çekingenlik var. Fakat İspanyollar bu tarz maçlar konusundan bizden daha tecrübeli.. 3 Nisan tarihi Galatasaray Futbol Takımı için oldukça önemli bir gün, Santiago Bernabeu ‘da akıtılacak her ter, mücadele edilen her dakika Sarı- Kırmızılı ekibin büyüklüğüne de işaret edecek.  Bir Galatasaraylı olarak benim inandığım tek gerçek sahaya çıkacak 11’den ziyade, Fatih Terim’in bu maçı kafasında oynayıp, bu enerjisini sahaya yansıtıp yansımadığı ile ilgili olacak..

Çünkü karşından Mourinho gibi bir karizmatik lider daha olacak. Mou ismi sinirlerimi zıplatsa da zekası yüzünden maçları lehine çeviren ve insanları etkileyen  bir teknik direktör olduğunu unutmamak gerek.. Tek dileğim, Galatasaray taşıdığı armaya değer bir futbol oynasın, futbolcular bu maçın primini değil, taraftarın inancını düşünsün, sahada ki işini yapsın yeter..

Büyük takım olmak için kadronuzda milyon dolarlık isimlerin olması çok gerekli değildir. Bu demek değil ki, büyük oyuncu gereksiz.. Elbette gerekli, ama bir futbol kulübünün büyük olması için sadece araç.. Endüstriyel futbolun bize öğrettiği en büyük fark, futbolun kuralları ile oynandığında kazanacak tarafın değişkenlik gösterdiğidir. Özellikle son yıllarda Süper Lig ve dünyanın rağbet gören liglerine göz attığınızda artık büyük takımların değil, futbol tekniklerini yerine getirenlerin kazandığını görürsünüz.

Futbolun dili birdir : 3 puan..

Bir de kazanalım ki ; El Clasico’nun  sonunda yüzünde o ifadeyi göremediğim, Mou ifadesini görmek nasip olsun !

Fatma Yüksel - https://twitter.com/janelikesboston & http://www.tribunesportsmagazine.com/

Takvimler 3 Nisan 2001 tarihini gösterdiğinde nasıl sadece sarı kırmızı sevdalılar inanıyorsa Real Madrid’i yeneceğimizi 3 Nisan 2013 ‘de durum aynı. O zamanlar ama onlarda Raul var Figo var diyip heves kaçıranlar şimdi de Ronaldo’yu, Mesut’u önümüze koyuyor. Bu maç için fazla söze gerek yok Burak Yılmaz‘ın da dediği gibi “Galatasaray bugüne kadar Avrupa'da çok büyük başarılar kazanmış bir geleneğin adı “ O gelenek yine yeni bir zaferi altın harflerle unutulmayacaklar arasına yazacak ..

Arzu Keskin - https://twitter.com/ArzKskn