Avrupa'dan devam edelim dedik ve sıra Bursaspor'un. Bursaspor denildiğinde de benim aklıma sevgili Beysim Can gelir, futbol görüşüne ve değerlerine inandığım, çok sevdiğim bir arkadaşımdır kendisi. Bizleri kırmadığı için çok teşekkür ederiz..
Geçtiğimiz sezon Frey, Civelli, Taiwo gibi yabancılarla yaratılan bir heyecan vardı ama bugüne baktığımızda sadece bir sezon içerisinde bu futbolcuların gözden çıktığını görüyoruz ve şampiyon olunan sezondan bu yana da kadro mühendisliğinde hatalar yapıldığını düşünüyorum. Sen bu konuda neler düşünüyorsun, şampiyon olduktan sonra nerelerde hata yaptı Bursaspor?
Beysim Can: Benim bu konu hakkında, gerek dost meclislerinde sosyal medya da dile
getirdiğim bir deyim var. Bursaspor; emeklemeden yürümeye başladı
şampiyon olarak. Kendine çok uzak bir ortamın içinde buldu, hemde bir
yıl gibi kısa süre içerisinde. Eşiği atlayamadı yani. Doğal olarak ne
planlama yapmaya fırsat oldu, ne de imkan. Bursaspor'a has bir şey değil
zaten, Türk futboluna özgü karakteristik bir olay.
Şenol Güneş'le birlikte yeni bir dönem başladı. Şenol Güneş şüphesiz heyecan yaratan bir isim ama transfer konusunda agresif bir Bursaspor göremiyoruz. En son Holmen, Josue, Briand gibi hamleler gerçekleşti. Bursaspor'un bu durumunu nasıl değerlendiriyorsun ve yeni sezona yönelik beklentilerin neler?
Beysim Can: Şenol Güneş'in elinde yeni gelen transferlerle ile çok geniş bir havuz
oldu. Kağıt üstünde son yıllarından en iyi kadrolarından birine sahip
olacak Şenol Hoca. Transferde eksik olan hemen hemen tüm bölgelere
transferler yapıldı. Sezon beklentisini belirleyecek olana bana göre
takımın sezona girişi olur. Ciddi şekilde moralsiz ve keyifsiz giriyor
sezona şehir. İlk üç haftadaki o zorlu periyotta yapılabilecek bir seri
şehir tekrar ayağa kaldırabilir. Takım ne kadar iyi olursa olsun,
Bursaspor gibi şehir takımlarının başarılı olmalarının en büyük
temeltaşlarından biri, iyi bir hava yakalamaları ve bu havayı şehre
yansıtmaları. 2010 yılı gözümüzün önünde. Onu dışında Bursaspor Avrupa
Kupaları'nı zorlayacaktır her zamanki gibi ve her ne kadar büyük hayal
kırıklığıyla başlasa da en kötü Avrupa Ligi bileti alacağını
düşünüyorum.
Chikhura karşısında Bursaspor'un elenmesini şüphesiz beklemiyorduk ama yıllardan bu yana gelen bir Avrupa Ligi ön eleme şanssızlığı var. Hatta oynanan rakiplere bakarak bunun adını hayal kırıklığı da koyabiliriz. Avrupa'da neden olmuyor sana göre, Bursaspor neden Avrupa'ya iyi hazırlanamıyor?
Beysim Can: Sorular arasında cevap vermekte zorlandığım tek soru oldu belki de bu.
Yıllardır farklı yönetimler, farklı oyuncular, farklı teknik direktörler
olsa bile aynı senaryo yaşanıyor. Açıkçası bende adını koyamıyorum.
Bursaspor denildiğinde akıllara gelen ilk şeylerden biri alt taraftan gelen genç jenerasyon. Her dönem iyi gençler var ve bu gençleri yönlendirmek konusunda kendisini kanıtlamış bir Şenol Güneş takımın başında. Enes Ünal başta olmak üzere, bu genç yapı için ne söylersin, yeni dönemdenasıl bir gelecek bekliyor onları?
Beysim Can: Bursaspor bu bakımından gençler için çok şanslı bir takım. Taraftarın,
alt yapıdan gelen futbolcu için desteği ve sabrı çok fazla. İzlemek
istiyor genç potansiyellerini. Chikhura maçında Enes çıktı Batuhan girdi
yerine. Belki ihtiyaç böyle oldu ama şahsen çok mutlu olduğum bir andı
benim için. Şenol Hoca'da kullanacaktır sezon boyunca genç oyuncuları.
Her şey kendilerine kalıyor. Çalışırlarsa, fırsatları değerlendirirlerse
önleri çok açık. Ama işte şöyle bir şey var. Doğru zaman, doğru yer,
doğru maç.
Bursaspor şampiyon bir takımdır ama şampiyon bir takım gibi hareket etmemektedir. Bunu hep eleştirmişimdir ve hala da bu konuda adımların gelmediğini düşünüyorum. Sen ne düşünüyorsun?
Beysim Can: Katılıyorum. Sadece saha içine özgü bir olay değil her bakımdan. Ama
başta dediğimiz gibi. Geçici yönetimlerin olduğu, daha doğrusu temelin
olmadığı bir sistemde bu dediklerimizi uygulamak çok zor, hatta imkansız
olduğunu düşünüyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder