Galatasaray'ın Kadınlar Basletbol'da kazandığın şampiyonluğu bir de işin ehline soralım dedik ve sevgili Aykun Murat Alan'la güzel bir söyleşi gerçekleştirdik. Hem şampiyonluğu, Euroleague'i, daha önemlisi gelecek sezon Galatasaray'ın neler yapması gerektiğini konuştuk..
Sezon başıyla başlayalım, Zellous'un gidişi hesapta yokken, maddi sıkıntılar henüz ortaya çıkmamışken Işıl Alben, Alba Torrens gibi ayrılıkların üzerine yeni transferler yapıldı. O dönem düşünülen şey neydi, bugüne kıyasla Galatasaray'ın hangi noktada olması hedefleniyordu?
Sezon başıyla başlayalım, Zellous'un gidişi hesapta yokken, maddi sıkıntılar henüz ortaya çıkmamışken Işıl Alben, Alba Torrens gibi ayrılıkların üzerine yeni transferler yapıldı. O dönem düşünülen şey neydi, bugüne kıyasla Galatasaray'ın hangi noktada olması hedefleniyordu?
Aykun Murat Alan: Ekrem Memnun’un Galatasaray’ı, hiçbir zaman oyuncu odaklı bir sistemde oynamadı. Elbette takımında rakamsal ve rol bazında ön plana çıkan isimler daima oldu ancak hiçbir zaman oyun seti, tek bir kişi üzerine kurulmadı. Örneğin bu yaz alınan Karadağlı Jelena Dubljevic, özellikle sezonun 2. yarısında adeta Alba Torrens ektisi yarattı. Belki çok üst düzey bir skorer değil ama tam bir takım oyuncusu. Hırsı ile, mücadelesi ile bütün açıklarını kapatıp, takıma play-off döneminde muazzam katkı verdi. Işıl’ın kaybı sonrasında belki de alınabilecek en doğru isimlerden birisi Nuria Martinez’di. Ligi tanıyan bir oyuncu olması, takımda 2 İspanyol oyuncunun varlığı ve eski takım arkadaşı Ayşegül Günay’ın da takımda bulunması, onun kendisini belki de daha rahat hissetmesini sağladı. Dile kolay, koca sezon tek başına 1 numaralı pozisyondaki yükü çekti ve başarılı oldu. Keza, sezon içerisinde hiç oynamayan Bahar Çağlar’ın 3 numaraya kaydırılarak oynatılması sonucunda alınan verim… İşte bütün bu riskler sonucunda gelen başarı Ekrem Memnun farkını ortaya koyuyor. Tabii ki, sezona Türkiye Kupası, Lig ve EuroLeague şampiyonluğu apoletini koruma hedefi ile girildi. Belki sezon içerisinde o epeyce bir süre beklenen Amerikalı skorer takviyesi yapılıp, Kelsey Bone krizleri patlak vermese, EuroLeague’de final four bile yapılabilirdi. Galatasaray’ın gruptan ne zorluklarla çıktığını da hepimiz biliyoruz. Tabii ki EuroLeague’de final four yapılamamasını sadece saha içine bağlamak yanlış olur. Galatasaray takımı bu sezon saha dışında da pek çok zorluklarla boğuşmak zorunda kaldı ve zaten eksik başlanan sezon, onlar adına çok daha zor geçti.
Zor bir sezondu, maddi sorunlar fazlasıyla zorladı. Zellous gitti, yeri doldurulamadı, Kelsey Bone geldi gitti, belki de kafa olarak hiç burada değildi ama takım bir şekilde lig hedefine yürümesini bildi. Ekrem Memnun'un yolu zorlaştırılmasına rağmen o yol yine aşıldı. Sence nasıl bir şampiyonluk yaşadık, bu şampiyonluğun anlamı sence nedir?
Aykun Murat Alan: Geçen sene alınan o 3 kupa ile yaşanan tarihi sezon, aslında bu sezon çıtayı daha yukarılara çekmişti ancak belki yönetim politikası, belki diğer etmenler, sezon başlangıcında umutsuz bir tablo çizilmesini sağladı. Sonuç olarak ayrılan 3 ana oyuncunun yeri, aynı kalibrede isimlerde doldurulamamıştı. Senin de söylediğin gibi Bone olayı, Galatasaray’ın çok uzun bir süre kıta dışı oyuncu kullanmadan oynamasını sağladı ki bu son yıllarda görülmemiş ender bir olay. Elbette finansal problemler ve yönetim ilgisizliğinin yanına, özellikle iç saha maçlarında taraftardan da yeterince destek geldiğini söylemek doğru olmaz. Galatasaray için sezonun tek şansı, AGÜ Spor’un yarı finalde Fenerbahçe’yi saf dışı bırakması olduğunu söylemeyebiliriz. Zira kadro kalitesi olarak Fenerbahçe’nin Galatasaray’ın önünde yer alıyor. Elbette sarı-lacivertliler de kötü bir sezon geçirdi ancak Galatasaray-Fenerbahçe serisi izliyor olsaydık, seri bu kadar kolay bitmezdi diye tahmin ediyorum. Elbette Ekrem Memnun, play-off sürecinde takıma bambaşka bir basketbol oynatıyor. Hücumdan ziyade özellikle de savunamda, muazzam bir odaklanma söz konusu ki Adana ASKİ gibi flaş bir takımın 3 maçtan da sahadan silinmesi, bunun açık bir örneği. Özetleyecek olursak Galatasaray’ın aldığı TKBL şampiyonluğu, bu kadar zorluklarla geçen bir sezon sonrasında, en az geçen sezonki 3 şampiyonluk kadar kıymetli. Bu şampiyonluktan sonra, Galatasaray Spor Kulübü’nde yeni gelecek yönetimin, artık bu takıma daha fazla sahip çıkması ve konforlu bir çalışma ortamı yaratması gerektiği kanaatindeyim.
90'lar Galatasaray'ın, 2000'ler Fenerbahçe'nindi. Bu takım küme düşmeyi kadar gördü, sonrasında Taurasi, Fowles, Tina Charles gibi yabancıları da gördük, Euro Cup zaferi geldi, yeniden Euroleague seviyesine çıktık ama Fenerbahçe bir türlü geçilemiyordu, son iki sezona baktığımızda ise Galatasaray hanedanlığının geri döndüğüne inanıyorum, sen nasıl tanımlıyorsun bu durumu ve Ekrem Memnun'un sihri mi bu, onu bu kadar özel kılan özellikler neler, bu başarıların kaynağında sence ne var?
Aykun Murat Alan: Son 2 sezonki kadroyu ele alalım. Elbette yerli-yabancı çok kaliteli oyuncular seyrettik ancak daha iyilerini geçtiğimiz sezonlarda da görmüştük. Burada 2 yılda gelen toplam 4 kupanın en önemli mimarı Ekrem Memnun’dur. Oyuncularla olan iletişimi, her maç için ayrı bir plana sahip olması ve duruşu bir kenara, kimden ne şekilde maksimum verim alacağını çok iyi bilen bir koç. Az önce de söylediğim gibi sezon boyunca neredeyse hiç kullanılmayan Bahar Çağlar’ın, sezonun son bölümünde verdiği katkının tek nedeni, Ekrem Memnun’un ondan beklentilerini iyi analiz etmesi ve uygulamasıdır. Bu anlamda milli takımımız için de, Ekrem Memnun isminin çok doğru bir tercih olduğunu düşünüyorum. Umuyorum ki bu yaz madalya ile Türkiye’ye dönecekler.
Euroleague'de işler iyi gitmedi. 0-5 başlanan sezonda o gruptan çıkabilmek bence değerliydi ve Fenerbahçe karşısında da turu geçebileceğimizi seride gördük, olmadı. Euroleague şampiyonluğunu tekrarlamak sence de mümkün müydü ve yeni sezonda Euroleague hedefi sence ne derece gerçekçi olacak?
Aykun Murat Alan: Tabii ki 0-5 ile başlamak, herkes adına hayret vericiydi. Özellikle içeride kaybedilen maçlar, bütün planları bozdu. Sezonun henüz çok başı olduğu için yeni takımların bu tip yenilgiler alması normal ama son EuroLeague şampiyonunun arka arkaya aldığı 5 yenilgi, işlerin iyi gitmediğinin bir göstergesiydi. Kadın basketbolunda şampiyon kadroyu korumak çok mühimdir ve açıkcası Galatasaray bu anlamda geçen sezon başarısız oldu. Elindeki en iyi oyuncular gitti ve yerlerine alınan oyunculardan aynı katkıyı beklemek yanlış olurdu. EuroLeague takımlarına baktığımızda, kadrolarındaki kıta dışı oyuncularla fark yarattıklarını görüyoruz. Ancak Galatasaray’ın yapması gereken o skorer takviyesi sezon boyunca bir türlü gelmedi. Bunun yanına Kelsey Bone krizi de tuz biber ekti ve sezonun büyük bölümü 4 Avrupalı yabancı ile geçti. Bugün UMMC Ekaterinburg, Dinamo Kursk gibi takımlara baktığımızda devşirme oyuncuları ile birlikte 3 Amerikalı ile oynadıklarını dahi görüyoruz. Hal böyle olunca bu kadro ile onlarla baş etmek güçtü. Gelecek sezon nasıl bir yapılanma olacak merakla bekliyorum ancak tabii herşeyden önemlisi bütçe. Eğer yeni yönetim, basketbola daha farklı bir pencereden bakıp, bu branşlara yeterli desteği verirse Galatasaray’ın aynı başarıları tekrar etmemesi için herhangi bir sebep yok. Işıl’ın döneceğini varsaydığımızda, Nevriye ve Sancho uzun iskeleti korunursa, yanlarına alınacak 2 skorer yabancı ile Galatasaray’ın yeniden EuroLeauge’de başarılı olmaması için bir sebep görünmüyor.
Bu sezonun yıldızı, kendisinden beklenilenin çok üzerinde katkı vereni, hayal kırıklığı hangi oyunculardı?
Aykun Murat Alan: Sezonun saha içi yıldızı elbette Nevriye Yılmaz oldu. Geçen sene Işıl’ın yaptığı o sahiplenme işini, bu sene Nevriye Yılmaz eksiksiz yerine getirdi. Play-off ortaya koyduğu basketbol da ayakta alkışlanacak cinstendi. Kendisinden beklentileri fazlası ile karşılayan isim ise, kuşkusuz ki Nuria Martinez oldu. Casas’ın yabancı rotasyonundan dolayı tribünde kaldığı, Ayşegül Günay’ın da daha çok 2 numaralı pozisyonun oyuncusu olmasını hesaba kattığımızda Nuria Martinez, tüm sezon boyunca 1 numaralı forması ile, 1 numaralı pozisyonu domine etti. Elbette bazen oyun içerisinde kendisinden beklentileri karşılayamadığı dönemler oldu ancak tecrübesi ile her zaman takımına katkı sağlayan bir isim oldu ve Işıl’ın olmadığı sezon, şampiyonlukta büyük rol üstlendi. Sezonun hayal kırıklığı elbette Kelsey Bone oldu. Geçen sezon ilk profesyonel yılını geçirdiği Galatasaray’da önemli bir çıkış yakalamışken, bu sezon yaşananlar ile hem takım arkdaşlarınca hem de taraftar nezdinde o kredisini yitirdiğini düşünüyorum. Galatasaray’ın onunla devam etmeyeceği kanaatindeyim. Sezonun en önemli bölümünde takımı yalnız bırakan bir oyuncu ile devam edilmemesi gerekiyor zira.
Yeni sezonda nasıl bir Galatasaray beklentin var? Hangi oyuncular gitmeli, transferde nasıl hareket edilmeli ve yeniden başarı yolunda nasıl bir bütçe yaratılmalı?
Aykun Murat Alan: Öncelikle Nevriye Yılmaz ve Sancho Lyttle ikilisinin takımda tutulması gerekiyor. Büyük bir aksilik olmaz ise Işıl Alben’i gelecek sezon yeniden Galatasaray forması ile izleyeceğiz. Bu sene o büyük eksikliği hissedilen Amerikalı skorer oyuncu hamlesinin de en doğru şekilde yapılması gerektiğini düşünüyorum. Yine uzun rotasyonu için de bir oyuncu mutlaka bakılmalı. Bu takım öyle çok büyük eksiklikleri olan bir takım değil. Mevcut kadroya yapılacak 3-4 takviye ile Galatasaray, gelecek sezon da yine tüm kupalara ortak olacaktır. Ayrıca bu kadar zorluğa rağmen son 2 sezonda kupalara ambargo koyan bir takımın, yeni yönetimden maddi-manevi gereken desteği alacağına inanıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder