28 Kasım 2015 Cumartesi

Veda Plaketi


Futbol hazin bir oyun. Bursaspor'la 200. maçına çıktığı için plaket alan Ertuğrul Sağlam'ın Bursaspor'la son maçı olabileceğini çoğumuz tahmin ediyordu aslında. Bu bir "veda plaketi". Bugün olmasa yarın bu ayrılık yaşanacaktı, yaşanmalıydı da. Çünkü saygı yitiriliyor, Ertuğrul Sağlam & Bursaspor birlikteliğinin bu saygıyı yitirmemesi gerekiyordu. 

Futbolda dün yok, maalesef bugüne odaklı bir oyun. Düne saygı duyulur, dün yaptıklarınız sizi bugün bir yerlere taşır ama size sonsuz kredi taşımaz. Fatih Terim bunu Galatasaray'da yaşadı mesela, 2. dönemi böyleydi. Ertuğrul Sağlam'ın da 2. Bursaspor dönemi böyle oldu. 

Bursaspor, şampiyon bir takım. Bunu hep söyledim. Bir daha şampiyon olmak zor ama her sezon şampiyonlar grubunda anılmak Bursaspor'un esas meselesi olmalıydı. Uzun bir aranın ardından da geçen sezon bunu başardılar. Ligi 6. bitirdiler belki, liderin 20 puan gerisinde kaldılar ama oynadıkları futbol uzun zaman unutulmayacak cinstendi. 

Şampiyon bir takımın da gerekliliği şu ki, o istikrarı korumak zorundasınız. Teknik direktör gitti, sadece Fenerbahçe'de 4 eski Bursaspor'lu var. Belki Bursaspor iyi paralar kazandı, bana sorarsanız iyi de bir transfer dönemi geçirdi, kötü bir takım kurulmadı ama istikrarı koruyamadı. Bunun da adı şampiyon bir takım gibi hareket etmek olmuyor.

Ertuğrul Sağlam'ın kötü bir sezon geçirdiği ortada. İyiye yönelmek adına bir ışık yoktu. İyi takım kuruldu dedim de sıfırdan bir takım kurdular. Necid & De Sutter rotasyonu Galatasaray'da yok mesela. Dzsudzsak, Cuenca, Stoch, Josue gibi hücumculardan bahsediyoruz. Mert Günok geldi kaleye, Civelli yerine Sivok geldi ki bence daha iyi bir hamle oldu. Bu süre zarfında Serdar Aziz de yükseldi desek bile futbol orta sahada bitiyor. Belluschi & Ozan Tufan kalitesinin yakınından bile geçemedi mevcut rotasyon. Dolayısıyla da sistem hiç doğmadı. İyi ama eksik kurulan bir kadro.

Bursaspor'un yapması gereken şey yine bir şampiyon teknik direktörü getirmek ki iki aday var zaten. Ersun Yanal veya Hamza Hamzaoğlu. İkisi de iş görür, bu kadroyu toparlar ve başarıya ulaşır. Ama Hamza Hamzaoğlu'nun Galatasaray'dan henüz ayrılması bu teklife o kadar sıcak olmayabilir düşüncesini doğuruyor. Şu etapta bu topa girmez. Ersun Yanal için ise tam ortamı. Galatasaray'a zaten gelemezdi, Aziz Yıldırım olduğu sürece Fenerbahçe de zor, Trabzonspor'un kapısı da kapandı derken başka iddialı bir ekip kalmıyor.

Ertuğrul Sağlam'ın ise uzun bir süre Bursaspor'un başına geçmemesi gerekiyor ki 3. bir dönemden bahsedebilelim. Yıpranıldı, duyulan saygı büyük zarara uğradı. Taraftarın verdiği tepki, hocanın maç sonu gözyaşı gibi şeyler aslında hiç yaşanmamalıydı ama futbolda dün yok, maalesef bugünün şartlarına göre kurgulanmak zorundayız. Dün size saygı getirir. Yarın, Ertuğrul Sağlam Bursa'ya rakip takım hocası olarak bile gitse tepki değil sevgi görmeli. Bu saygıyı da yitirmemek adına görevden ayrılması çok doğru bir karar.

1 yorum:

  1. ertuğrul sağlamı hamzaoğluna çok benzetiyorum.bursaspor şampiyon olurken tad vermemişti futbol olarak.sonra girdikleri şampiyonlar liginde 1 gol atıp 1 puan ile bitirince sevindirik oldular.seviye yerlerdeydi.
    hamzaoğlu gibi sürekli ağlak bir ifade ile açıklamalar yapması hatta seyirciler istifaya davet edince ağlaması.lider özellikte de olmadığını gösterdi.futbol gibi eğlence sektöründe gereğinden fazla duygusal olmak bana hiç mantıklı gelmiyor.

    özetle bizim ihtiyacımız olan şenol güneş benzeri hocaların çoğalması.şenol güneş hedefe götürmesede hem trabzonda hem bursada şimdi de beşiktaşta tad veriyor taraftara.açıklamaları net.

    maalesef genç teknik adam yetişmedi son dönemde.cihat arslan dan biraz umudum var sadece.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir