Taktik, teknik gibi konular önemli ama bu konulara girmeden önce sağlamanız gereken olgu da birlik, beraberlik. Futbol bir takım oyunu, takım olmadan kazanamazsınız. Galatasaray'ın taktiğini, tekniğini çok konuştuk ama asıl kaybettiği takım olgusu oldu. Mustafa Denizli'nin de her fırsatta takım olmak üzerine konuştuğunu görüyoruz. Teknik konular sonra gelecek, önce Florya'da birlik sağlanmalı.
Teknik açılardan bakarsak Bursaspor karşısında da iyi oynadığımızı söyleyemem. Galatasaray kötü durumdaysa Bursaspor çok daha kötü bir durumda ve onlar da çıkış arıyor. Kaliteli bir kadro, derin bir rotasyon ama bir türlü başaramıyorlar. Maça baktığımızda daha çok pozisyona giren taraf onlar. Josue, Emre Taşdemir, Dzsudzsak, Traore, Necid derken herkes pozisyona girdi ama bitiremediler. Rizespor ve Antalyaspor bunları bitirmişti, Bursaspor'un farkı bitirememekten kaynaklı.
Galatasaray orta sahasının bazı isimlere karşı ezildiğini her maç görüyoruz. Kasımpaşa maçında Donk mesela, tek başına süpürmüştü orta sahayı. Bugün ise Traore, belki de Bursaspor kariyerinin en iyi maçını oynadı. Orta saha direncimiz düşük, ısıramıyoruz ve 4-2-3-1'le de zor. Sneijder, Yasin, Podolski ve Burak dörtlüsünü Selçuk İnan, Jose Rodriguez, Bilal Kısa ve Emre Çolak rotasyonundan oluşturulan ikililerle taşıyamıyoruz ama ısrar ediyoruz.
Mustafa Denizli'den daha farklı hamleler beklerdim ama Hamza Hamzaoğlu'nun 11'i üzerinden devam ediyor ve futbol olarak daha ileriye gittiğimizi söyleyemem. Kasımpaşa karşısında radikal bir değişiklik zordu ama Bursaspor karşısında bu mümkündü. Orta sahada +1 olmak adına 4-3-1-2'yi yazıp duruyorum, nedeni de biraz daha hareket, fazlasıyla Sneijder'i hücumda rahatlatmak. Sneijder'i sürekli defansa yardıma zorladığımız bir ortamda hücum aklından nasıl bahsedebiliriz?
70 dakika boyunca da Bursaspor'u Galatasaray yarı sahasında daha etkili gördüm. Bugün Necid'lik bir gün değildi sadece, kontraya daha yatkın bir Sercan Yıldırım bile Galatasaray'ın şu kurgusuna karşı daha etkili olurdu. Bursaspor hızlı geldi, çok boşluk buldu. İş koş koş oyununa döndüğünde Galatasaray'ın herhangi bir rakibe karşı ayakta kalamadığını görüyoruz, bugün de 70 dakika bu oldu ama Bursaspor bitiremedi, çok harcadı. Galatasaray ise bulduğunda attı, bu da hücumda kalite farkı. Podolski ve Sneijder'i olanın her zaman söyleyecek bir sözü var.
Jose Rodriguez'i severim, hakkında çok yazdım, övdüm. Yine arkasındayım ama bugün Bilal Kısa değişikliğini olumlu buldum. Hatta Tarık Çamdal için de bunu yazayım. Tarık Çamdal'ın o kanada hareket kattığını düşünüyorum, Bilal Kısa ise koş koş oyununu durduran isimlerden, sakinlik kattı, pas yüzdesi yükseldi ve Sneijder kendini öne attı. Bu da olunca hücumlar değer kazandı, Galatasaray pozisyona girmeye başladı. Podolski'nin golü kalite işi, aynı şekilde attırdığı gol de.
Hocanın Hakan Balta'yı sol beke çekme çabasını anlamıyorum. En büyük hatası da bundan kaynaklı. Pasla çıkan ve doğru ikili olan Chedjou & Hakan Balta'yı bozmanın mantığı olmadığı gibi Hakan Balta'nın artık stoper olduğu gerçeğini unutmamak lazım. Hakan Balta'yı en iyi döneminde bile tempo anlamında sol bek günlerinde eleştirirken bugün sol bek kullanmak anlamsız. Hakan Balta'yı parçalar bu, sizi formsuz Semih Kaya'ya mecbur bırakır. Semih Kaya'nın alamadığı kafa topları bir yana, önde basmaya çalışması ama topu kapamadığı anda geride oluşan boşlukları hatırlayın. Şansımız Bursaspor'un pozisyonları hunharca harcaması, yoksa Semih Kaya'yı konuşacağımız bir gün daha olacaktı.
Burak Yılmaz formsuz, atlamamak lazım. Formsuz olduğunda da tek yaptığı şey kendisini savunma arkasına sarkıtmak, onu Youla vari futbolculardan ayıran şeyler olmalı, bu adam Burak Yılmaz, hatırlaması gereken kendisi aslında. O böyle oynamaya çalıştığında da sizin hücumda bir b planınız olmuyor, bu durumda hücumun veriminden nasıl bahsedelim. Ama Yasin Öztekin'i beğendim, çok hareketliydi, takımın en çok mesafe kat eden futbolcusu olması da şaşırtıcı değil. Önde iyi bastı, çalıştı, çabaladı. Önemli olan istikrar tabii, bunu devam ettirecek mi? Benim için hala 60. dakika sonrası için hamle futbolcusu.
İsyan güzel, 70. dakikadan sonra görmek bile. Podolski ve Muslera'nın ön plana çıktığı ama Sneijder'in gol anlarında desteklediği bir takım izledik. İyi değiliz ama bugün kazanmak önemliydi, öz güven aşısı oldu bu. Biraz daha birlik, beraberlik gerekecek, bu takım kenetlenmek zorunda. Umarım iyi günlerin başlangıcı olur ama Mustafa Denizli'nin kendi dokunuşları yapması gereken zaman geldi. Astana maçını da geçeriz de Beşiktaş karşısında fazlası gerekecek..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder