Kesinleşmedi ama çıkan haberlere bakarsak Galatasaray yönetiminin düşüncesi Erdal Keser'i sportif direktör olarak atamak. Sportif direktör düşüncesi ne kadar doğruysa sportif direktörlüğe Erdal Keser'i getirmek o kadar büyük hata. Değişim diyorduk, vizyon diyorduk, iddialı teknik adamlarla görüşüyorduk, ne oldu? Gerçi Galatasaray yönetiminden ne bekliyorduk da ne gelecekti. Bu anlamda hiç şaşırtıcı hamleler olmaz, gelen teknik direktör de aynı ayarda bir isim olur ve yine kaybedilen sezonlar. Erdal Keser'le ilgili ufak bir örnek vereyim, yazıyı uzun tutacak değilim. Erdal Keser'den kaynaklı gurbetçi algısı yaratılabilir, yani kendisinin ucuz yollu iyi gurbetçiler bulabileceği üzerine. Çünkü en büyük çalışması bunun üzerineydi, Milli Takım'a bu anlamda kazanımları oldu ama Prandelli öncesi dönemi var. Erdal Keser'e futbol operasyonunda görev verilmişti, Mancini'nin gidip Prandelli'nin gelesiye kadar ki arada olan boşluk. Sinan Gümüş transferi de o günlerde gerçekleşmişti ve Erdal Keser & Bülent Tulun ikilisi ısrarla karşıydı ama Ünal Aysal'a yapılan ısrar neticesinde bu hamle gerçekleşti. Genç, ucuz gurbetçi futbolcu algısı oluşturacaklar adına en büyük örneği verdim. Kendisi üzerinden benim bir beklentim olmaz, sizi bilemem..
Erdal Keser haberini okuyunca çok sevinmiştim. Tam da yazdığın gibi ucuz ve kaliteli gurbetçiler takıma katılacak diye düşündüm. “Sinan Gümüş’ü Tulum Keser ikilisi veto etti Sülün Aysalın ısrarıyla alındı” bilgisi ise Erdal Keser için iki açıdan negatif durum. İlki Sinan Gümüş’ü bizler GS öncesi tanımayabiliriz ancak Keser tanımıyor olamaz. Almanya adına yanılmıyorsam U 21 dahil milli olmuşluğu var. Futbolunu veto ettiyse anlam veremem sakatlanmasa ya da kalan maçlarda iyi oynasa Fransa’da milli formayı bile alacak seviyede. Bizim bilmediğimiz saha dışında GS’ya uymayacak bir durum varsa bilemem ama 2 senedir Türkiye’de o duruma dair en ufak bir işaret vermedi. İkincisi ise; Tulum gibi ömrü GS üzerinden geçinmekle geçmiş şaibeli, şantajcı bir sırtlanla bir işbirliği varsa Erdal Keser’den hayır gelmez.
YanıtlaSilYeniden bilgiye dönersek, “bilginin kaynağı ne kadar güvenli?” sorusu aklıma geliyor. Çünkü Aysal Fatih Altaylı’nın yazdığı gibi Sülün Osman’ı bile kıskandıracak seviyede yalanlar üreten biri. Bu amaçla yazılı, görsel ve sosyal medyayı başarıyla kullanıyor. Algı operasyonları yapıyor. Sinan haberi de bu palavralardan biri olabilir mi? diye düşünmekten alamadım kendimi.
Bilgi güvenli, Aysal aldı dememin nedeni başka, Aysal'a aldıran bir ekip var. Tulun ve Erdal Keser ısrarla karşı durdu ki kafamda bazı senaryolar canlanıyor, nedenini bulmak zor değil. Erdal Keser ise Tulun'a yakın bir isim, hatta ikisi Aysal döneminde Almanya'da görev almışlardı.
SilBir camia bu kadar mı hain, beceriksiz, hırsızla dolu olur. Kulübün gelirleri yönetim kurulları özellikle şişirilmiş yabancı transferleriyle , yandaşları çeşitli ürün ve hizmeti ederinden fazlasına satarak iç ediliyor. Yüz milyonlarca avroyu bulan borç ise lisecilerin ibrasıyla biz taraftarların sırtına yükleniyor. Bu yetmiyormuş gibi kaptanlık yapmış GS evladı dediğimiz kişiler de bu ihanete dahil olsun. Kime güveneceğiz! Şahsen tanıdığım Erdal Keser'in bu menfaat ve hırsızlık çetesine dahil olmasına gerçekten çok üzüldüm. Sinan Gümüş olayına Tulum kankalığını eklediğimizde maalesef ortalık çok pis kokuyor. FFP, UEFA sopası, ceza, boşalan kasa bu sırtlanların uzak durmasına en azından mola vermesine neden olur diye düşündüm ama görüyorum ki çalıp çırpmak için hep bir B planı var.
YanıtlaSilBu adami defalarca getirdiler hic bir faydasini etkisini görmedik. yaz boz tahtasi haline çevirdiler takımı baska insan mi yok anlamiyorum.
YanıtlaSil