8 Haziran 2016 Çarşamba

Seyreyle Maziyi #8; Prandelli İle Atomu Parçalama Rehberi


Prandelli'nin uzun bir Galatasaray kariyeri olmadı ama kendisini bu tarz yaptığı denemelerle hatırlayacağız. Bir teknik adam bu kadar kısa sürece ancak bu kadar taktik ve formasyonla oynayabilirdi, işte Prandelli de bunu başardı. Mancini de severdi formasyonla oynamayı, Juventus maçlarını hatırlarım, yine üçlü savunma oynamıştı kama istediğimizi alıyorduk. O atomu parçalamak ile uğraşmazdı, Prandelli ise işi çok farklı noktalara çekti.

Arsenal maçını konuşmadan önce bu maç öncesi oynanan Sivasspor maçına inmek lazım. Bu düzenin ilk denemesiydi ama yabancı kontenjanı kaynaklı farklı isimlerle;

Muslera
Chedjou Melo Semih
Veysel Selçuk Sneijder Dzemaili Çamdal
Olcan Burak

2-1 kazandık bu karşılaşmayı ama aklımda kalan Sivasspor'un tek kale bir maç oynamasıydı. Çok fazla pozisyon buldular, inanılmazları kaçırdılar ama Galatasaray 2-1 kazandı. Ortada iyi ve doğru bir futbol yok. Bazı sistemler hemen oturmaz, beklemek ve ısrar gerektirir ama bu öyle bir kadro ki neredeyse kendi pozisyonunda oynayan tek isim Muslera. Ama Prandelli maç sonunda iyi oynadıklarını söylüyor, herkesi tebrik ediyordu.

Bu daha devam etmez diyordum, inanın şu formasyonla bir daha sahaya çıkacağımızı aklıma dahi getirmedim. Arsenal karşısına da böyle çıkmak, tarih böyle bir intiharı bir daha yazmamıştır. Ne yazık ki maç öncesinde ilk 11'in bu olduğunu gördüğümde yaşadığım şokun tarifi yok.


Melo'yu stopere çekmekle başlayalım. Melo orta sahada oynadığı gibi stoperde de oynamaya çalıştı, çalım denemeleri, ısrarla topla çıkmaya çalışması korku filmi gibiydi ama hata onda değil tabii, Melo'nun böyle oynayacağını bile bile onu oraya yazanda. 

Sneijder'in ön libero mevzusu var, nedeni de geriden daha iyi top çıkarabilmek. Sneijder'i rakip yarı sahası yerine Galatasaray'ın yarı sahasında izledik, uğraştı denedi çabaladı ama oynayacağı son pozisyon belki de Galatasaray'ın hücum gücü de böylelikle bitti.

Veysel Sarı'ya tüm sağ kanadı vermek, bek olarak zaten yetersiz ama bir de bütün sağ kanadı onun işlemesini bekleyince ortaya çıkan sonuca katlanmanız gerekecek. Buna ek olarak da ölmüş ama ağlayanı olmayan Pandev 11'de, sol tarafta tek başına Telles var ama en bombası şu. Selçuk İnan 18'de bile yok ve 11'de başlayan Yekta Kurtuluş.

Korku filmi gibi maçtı, dakikalar 41'i gösterdiğinde skor 3-0 olmuştu zaten, acaba tarihi fark gelir mi diye düşünüyorduk. 45'de Hamit Altıntop ve Yekta Kurtuluş değişti, formasyon 4-4-2'ye döndü de Galatasaray biraz olsun top oynamaya başladı, bir anlamda futbolcuların Prandelli'ye "başlayacağım yapacağın işe" mesajıydı bu. Futbolcular alışık olduğu düzende katkılı olmaya başladılar, 4-0'da geriye düştük ama Szczesny'in kırmızısı sonrası 4-1 geldi, Galatasaray tek kale oynamaya başladı, Ospina devleşti falan filan.  

Galatasaray tarihinin en kötü Şampiyonlar Ligi maçlarından biriydi. Gerçi o sezon iyi bir Avrupa maçı da yok ki, Dortmund da bizi parçaladı, Arsenal de parçaladı, Andelecht bile nefes aldırmadı. Chedjou'nun son dakika aldığı sorumluluk olmasa sıfır çekeceğimiz bir grup, hatta tarihin en kötü Şampiyonlar Ligi performansı bile diyebiliriz..

3 yorum:

  1. hafız o değilde sözleşmesi biten oyuncuları çıkardım süper ligde.iyi oyuncular var aga.misal herkes rodellega nın peşinde.bonservisle almak istiyor.iyi oyuncu ama boşta olan bir welliton var .kariyeride az buz bir kariyer değil aga.

    oynadığı her dakikada iş yapmış gol atmış bir isim.

    http://www.transfermarkt.de/welliton/detaillierteleistungsdaten/spieler/45593

    sonra diego biseswar var misal.o da dar alanda oldukça etkili bir isim.

    djalma campos harika bir yetenek.

    http://idealonbir.blogspot.com.tr/

    bizde illa bonservise para verilecek.donk u alırkende aynı mantık ile harelet edildi.bu verilen bonservis ücretini paylaşıyorlar mı anlamadım aga.çoh enteresan

    YanıtlaSil
  2. Prandellinin gözümde bittiği maçtır. Herşeye tahammül edebilirdim ama Sivas maçında 3-5-2 nin nelere mal olacağını göremeyip Arsenal deplasmanında fark yemesine neden olmasını kabul edemiyorum. İtalya milli takımını çalıştırmış bir kişinin gerçekliğe bu kadar uzak kalması kişinin futbol bilgisini sorgulanır hale getirir.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir