8 Eylül 2016 Perşembe

SC Nostalji #60; Michael Skibbe


Karl Heinz Feldkamp'ın giriştiği bir değişim süreci vardı, bence başarılı da olan. Son 6 haftaya geldiğimizde istifa etmişti ama onun o ekibi ipi göğüslemeyi başarmıştı. Enteresan nokta şu, istifa etmişti ama futbol aklı anlamında kendisi kullanılmaya devam ediyordu, belki de doğru olan bir süreçti bu.
Yaşı vardı çünkü, 1 sezon takımı çalıştırıp, ertesinde de sportif direktör olması. Sezonu tamamlamadı ama sportif direktörlüğe atandı, onun tavsiyesiyle gelen teknik adam ise Michael Skibbe oldu.

2008-2009 sezonu, Galatasaray'ın da aslında atılım yapıyorum dediği günler. Rijkaard öncesi sezon bu, Kewell, Baros ve Meira gibi isimlerin transfer edildiği dönem. Ciddi yatırım, transfer harcamaları vardı. Haldun Üstünel'i tanıdık o günlerde, sessiz sedasız, böylesine iddialı isimleri transfer etmesiyle ün yaptı. Böyle bir kadroya Skibbe gibi tanınmayan, genç bir teknik adamın getirilmesi de soruları beraberinde getirdi, acaba bu takımı kaldırabilecek miydi, başarılı olacak mıydı?

Şampiyonlar Ligi ön elemesinde S.Bükreş'e kaybettik mesela, Galatasaray tarihinde bir ilktir bu. Hayal kırıklığıyla başlayan bir sezondu, Skibbe'nin de ne yaptığını anlamadığım zamanlar. Sağ bek Emre Güngör, orta saha Meira gibi. O maçlarda takıma bakınca 5-6 stoper bir aradaydı bir anlamda ve De Sanctis transferine rağmen Aykut Erçetin'le o maçları oynaması. Devamında gelen Süper Kupa, iyi sayılabilecek bir lig başlangıcı ve Milan Baros transferi. Hikaye de sonra başlıyor.

İstikrarsız bir dönemdi. Kendi sahasında neredeyse her rakibine 3-4 gol atan, müthiş bir futbol oynayan ama deplasmanlarda bunu yansıtamayan bir takım vardı. Bunun yanında da Uefa Kupası'nda müthiş bir gidişat izledik, Benfica & Hertha deplasmanlarında oynanan futbol ve alınan galibiyetler. O sezon adına unutulmazları çoktu Galatasaray'ın, Uefa Kupası'nı tekrar hayal ediyorduk, o ortam da oluşmuştu ama vizyonlu görünen, buna rağmen bir şeyden haberi olmayan Galatasaray yönetiminin bana göre hiç ettiği bir sezon oldu.

4-2-3-1 unutulmaz, Kewell - Lincoln - Arda ve Baros dörtlüsünün oynadığı futbol, o hücum organizasyonları ve keyif veren görüntü. Mehmet Topal, Ayhan Akman ve Barış Özbek gibi isimlerle tutmaya çalışıyorduk o orta sahayı, bu isimlerin arkasında Melo & Selçuk İnan gibi ikilileri hayal etsenize. Kadro mühendisliği de hatalıydı aslında ama buna rağmen Avrupa'da iyi gidişat vardı, lig için istikrar gösteremesek bile. 

En kötü ligde yine 3. veya 4. olacaktık ki 5. bitirdik diye hatırlıyorum sezonu, Skibbe gönderilince daha iyi olmadı. Bordeaux'u geçtik ama Hamburg'a elenmemiz, 2-0'dan o maçın dönmesi. Uefa Kupası gerçekten hayal değildi, Skibbe ile de daha ilerisi mümkündü ama sezonu tamamlayamadı. Bir Kocaelispor mağlubiyeti sonrasında görevden alındı, devamında da Eskişehirspor günleri oldu, kah başarılı, kah başarısız, şimdi de Yunanistan Milli Takım'ının başında ama Galatasaray zirvesi oldu. Bundesliga denemelerinde de başarısızdı ki potansiyel bir teknik adam olduğuna inanırım.

Yediler aslında, işin özü bu. Hatırlayın, bir yemek masası vardı, bazı yerli futbolcular. Eskiden yeniye ve Bülent Korkmaz'ın teknik direktör olmasını istiyorlardı, başardılar da. Lincoln'ün de aforoz edildiği zaman, başarıya endeksli kaptanlık sistemi kabul görmemişti, oysa o dönem Lincoln'ün efsane futbolunu izliyorduk, daha fazla izlettirmediler. Skibbe'nin nefesi yetmedi, genç ve tecrübesiz kaldı, çok sessizdi. Dayanamadı doğal olarak. Eylül ayı başında yardımcıları kovulmuştu da sesini çıkaramadı, böyle gelişen bir kariyer işte..

1 yorum:

  1. taner gülleri nin 4 gol attığı maç idi kocaelispor maçı.unutulur mu hocam.

    baros penaltıyı gole çevirse beraberlik olacaktı ve sonra maç dönebilirdi.atamadı baros.sanırım herşey o anda döndü.farklı bir mağlubiyet sonrası skibbe ile yollar ayrıldı.taner de o maçtan sonra kayboldu sakatlıklarla boğuştu vs

    sonra korkmazın göbekli hasan şaşı sahaya sürmesi ile gelişen olayları izledik.torpille bir yerlere getirilenlerden hayır gelmezdi zaten.teknik adamlıkla futbolculuğun farklı şeyler olduğunu henüz kavramamıştı birileri.yada torpil devreye girmişti.

    kulüp başkanı olsam skibbe yi tek başına alt yapının patronu yapardım.eğitici bir teknik adam.çok fazla iyi niyetli olduğundan üst yapılarda sıkıntılar yaşadı.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir