8 Şubat 2017 Çarşamba

Spor kompleksi diyoruz, bunun altı dolmak zorunda


Proje güzel duruyor, tabii sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesi durumunda. Güven sorunu var maalesef, yönetimin ağzından çıkan her söyleme veya üretmek istedikleri projelere güvenemiyoruz. Çok sözler verildi ve tutulmadı ya da birbiriyle çelişen öyle şeyler oldu ki. Bu yüzden beklemek gerekiyor, zaman gösterecek neler olacağını. Ama ortaya koyulan "Ali Sami Yen Spor Kompleksi THE VENUE" iyi bir proje olarak görülüyor, benim hoşuma gitti.

Salon konusuyla başlayalım, projenin temelinde o yatıyor. Galatasaray'ın öncelikli ihtiyacı basketbol salonu mudur, Abdi İpekçi var nasıl olsa demeyin, Galatasaray gibi bir kulübün kendi salonu olmak zorundadır. Bu vizyonuyla da, misyonuyla da örtüşen bir durum, yıllarca kullanılacak bu salon nasılsa. Salonun projesi tartışılır, tribünler bu kadar olmalı, mimari buna benzemeli gibisinden. Uzman olduğum bir konu değil, basketbol takip edenler bunu daha iyi cevaplar ama temele bakmak lazım, Galatasaray'ın bir salona ihtiyacı vardır.

Ali Sami Yen Spor Kompleksi diyoruz, bunun altı dolmak zorunda. Bunun altını doldurmanın yolu da yapılacak bu salon ve orayı bir yaşam alanına dönüştürmek. İstanbul'u bilmem, nereye nasıl gidilir, neresi nerededir pek bilmiyorum ama TT Arena bir Ali Sami Yen değil, merkezin göbeğinde değiliz. TT Arena'nın yapımı sonrası orada şehirleşme büyüyor, binalar yükseliyor. 


TT Arena yapılırken çok amaçlı olarak düşünülmüştü. Konserler yapılması planlandı ama hatırlayın, Madonna konseri sonrasında zemini 1 yıl kendine getiremedik. O iş TT Arena'da olmuyor maalesef, ama bu salonla olur. Sadece maç için düşünmeyin, bu tip konserler veya organizasyonlarla birlikte orası mutlaka hareketlenecek. Bunun yanında müze, alışveriş merkezi ve inovasyon, bilim merkezi de olacak. Sadece bir spor salonu olarak görmemek lazım, orada bir yaşam alanı olmalı. Spor kompleksi söyleminin de altı böylelikle dolmuş olacak.

Basketbol konusuna gelirsek, acaba o salon nasıl dolacak diye düşünüyoruz. TT Arena'dan örnek verelim, stadyum ilk açıldığında ortaya iyi bir Galatasaray yoktu. Sonrasında Aysal / Terim dönemi, kurulan iyi kadro, şampiyonluğa oynayan bir Galatasaray ve stadı doldurduk. Drogba, Sneijder gibi yıldız isimler sonrasında da 45 - 50 bin ortalamaları görmeye başladık. Devamı gelmedi, çöktük ayrı konu ama bu vizyon geri dönse eminim ki stadyum yine dolar.

Basketbolda bir kültür var, zayıf ama bu kültüre sahip olduğumuzu düşünüyorum. Bunu yukarı taşımak önemli olan, ekol olmak zorundayız. Bunun yolu da basketbol aş olabilir mesela, küçük bir örnek. Yeni salon yeni gelirler demek, bu basketbol için kullanılabilir, bunun yolu da basketbolun gelirini basketbolda tutmakta, yani ayrı bir şirket olmakta.

İyi kadrolar, yıldız isimler lazım. Zirveye yürüyen Galatasaray'ın da o salonu doldurmak gibi bir meselesi olmaz diye düşünüyorum, taraftarlar mücadeleyi görmek istiyor. Temelimiz var, devamını getirelim işte, şu maddi istikrarı sağlayalım. Bir aşağı bir yukarı olmuyor, sürekli yukarıda kalmak zorundayız. Salon kadar bu da önemli, umarım doğru çalışmalar vardır. Bu sadece erkek takımı için değil, kadın takımı adına da yazıyorum.


Spor kompleksi mevzusuna dönersek, TT Arena'nın üst kullanım hakkı da alınıyordu, çok önemli bir gelişme. TT Arena'nın ruhunun zayıf olduğundan bahsediyoruz, orayı Ali Sami Yen gibi göremediğimizden. Görmek zor, bu başka bir konu ama en azından Ali Sami Yen yoluna sokmak lazım. Salon'un oraya bir hareket getireceğini söylemiştim, TT Arena'nın da öncelikle dış cephesi, devamında da içerisinde düzenlemeler olmak zorunda. Afet toplanma alanı deniyor ya da zamanında mimar böyle çizdigi ve onaylandığı için bir hamle yapılamıyor gibi yorumlar var ama çözülebilir, neden çözülmesin. Çatı konusunu çözenler bunu da çözebilir diye düşünüyorum, yeter ki istensin ve bu çok önemli bir konu.

Maddi konulardan çok anlamam, anlayanlar daha iyi yorumlar. Riva / Florya olayında Galatasaray'ın kasasına para girmeye başlanmış ve öncelikle bazı banka borçları silinmiş. Bu devam edecek, banka borçlarından kurtulmak çok önemli. Çünkü gelirler temlik altında, Nike'dan, televizyon yayın haklarından ya da bu tarz önemli gelir kalemlerinden kazanç sağlayamıyoruz. Banka borçları kapandıkça bu temlikler kalkacak ve kulüp para kazanmaya başlayacak, önemli gelirler bunlar. Umarım bu paralar doğru şekilde kullanılır ve şu zamanları bir daha yaşamayız. 

5 yorum:

  1. Yazinizda guven eksikliginden bahsetmissiniz. Neden diye soracak olursak benim aklima Ozbek kardesler geliyor. Eger Riva izni zamaninda Unal baskana verilseydi, su an cok daha farkli yerlerde olurdu bu klup. Unal baskan geri donmeli, ve yarim biraktigi ise devam etmeli. Bu klup artik Sampiyonlar ligi finali hedefleyip, ona gore adimlar atmali. Ne zaman Drogba'li donemden videolar izlesem, bu nasil bir ruyaydi diyorum. Kadro derinligi, karsi takimi yiyecek gibi oynayan futbola ac oyuncular. Hic birisi kalmadi.

    YanıtlaSil
  2. güzel proje ama dedigin gibi dursun özbek yönetimi böyle birşeyi yapabilcekmi görecegiz zamanla peki seneye fpp kalkıcakmı 65 milyonluk sınır eskiye dönülebilcekmi acaba ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Onu bilmiyorum da şöyle bir durum var, buradan gelecek para ffp mevzusunda aktarılamıyor diye biliyorum.

      Sil
  3. bok gibi salon olur.. abdi ipekçi ruhunu mumla ararız. at fava bekle.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir